Avrupa Fair Play Birliği (EFPM) tarafından ödüle layık görülen Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Spor Bilimleri Derneği Başkanı Prof.Dr. İbrahim Yıldıran ve İsmet Karababa'nın ödüllerinin de takdim edildiği etkinlikte Erdoğan Arıpınar'ın başkanlığında Fair Play'ın daha da yaygınlaşması adına önümüzdeki yıldan itibaren bir çok alanda hayatımıza dokunacak projeleri kapsayan çok verimli bir toplantı gerçekleşti.
Prof. Dr. Bilge Donuk, Prof. Dr. Sevim Güllü, Prof.Dr. Gülfem Sezen Balçıkanlı, Teoman Güray, Nezir Önal, Melih Esen Cengiz, Avni Erboy Bülent Tuncay ve Remzi Yılmaz’ın da katıldığı toplantıda bir çok alanda özel projeler tartışıldı.
Fair Play; her ne kadar "güzel, temiz, iyi, dürüst, adil oyun" diye tanımlansa da özü kurallara uyup, yasaklardan kaçarak kalbi kötü huylardan temizleyip, iyi huylarla doldurmaktır.
Öyle ki, ego ve hırstan arınarak nefsin inanıp itaat etmesi, bütün faydalı işlerin hakiki, kusursuz ve mutmain olmasıdır. Mutmain olan kimse tatmin ve doyuma ulaşmış, çevreye, insana saygılı, toplu yaşamın gereğine gönülden inanan ve başkasının varlığından güç alan insandır.
Bu tariften de anlaşılacağı üzere Fair Play; aslında üç bin yıllık tarihten süzülüp gelen ve bizi biz yapan kültürümüzü, güzel ahlâkı anlatan etik üstü bir davranıştır.
Bu manada Fair Play; ecdadımızın yüz yıllar boyunca ilim ve medeniyetle aşk dolu himmet ve gayretlerinin sonucu hayatımızda yerini bulacak hiç bir art düşünce barındırmayan; değerliyi değersiz, değersizi değerli kılan yanlışlardan arındırılmış şekilde mayamızdaki güzellikleri gözler önüne çıkarmak ve gaflete düşmüş olanların özüne dönmesine yardımcı olmak adına çok anlamlı bir hayat tarzıdır.
Özetle; Fair Play bugün toplum ve insanlığı kanser gibi derinden etkileyen şiddet ve ahlâk bunalımının önüne geçmek, psikolojik yıkımları ortadan kaldırmak ancak sportif barışı, dostluğu sağlamak için yönetim, siyaset ve yarışma kültürü adına hesap verebilirlik içinde bir değerler bütünü oluşturmaktan geçer.
...Ki, bu da genel ahlâk, aile ahlâkı ve devlet ahlâkı ile ahlâklanabilmiş olmak; iyi ve kötü huyların kaynaklarını bilip, iyi insan olabilmenin yollarını aramaktan geçer. Yani; örnek insanlar, örnek olaylar, terbiye ve eğitim çok önemlidir.
