Artık F.Bahçe için bu ligde kolay maç yok. İşte "kolay" denilen Malatyaspor maçı... Dişe diş, kora kor bir mücadele olup çıkıverdi. Çantada keklik denilen Anadolu takımı, bir sihirbaz gibi, her bir oyuncusundan binbir marifet üretti. İlk yarım saat inanılmaz bir şekilde F.Bahçe'ye karşı direndi Malatyaspor. Pardon, direnmenin de ötesinde zaman zaman büyük baskı kurdular ve kök söktürecek pozisyonlar buldular. İşte o pozisyonlardan birinde Hakan Söyler ceza alanında kontrol ettiği topu Boliç'e aktardığında, eğer bu futbolcu topu geride Murat'a topuk pasıyla göndermek yerine kaleye vurmayı denese, daha ilk yarım saate Malatyaspor üstünlüğünü ilân etmiş olacaktı. Ama bunu başaramadılar. Murat'ın telaşı sarı - kırmızılı takımı sadece bir golden etmedi, bir an için takım arkadaşlarını paniğe soktu. İşte o andan sonra Eren, ikinci sarıdan kırmızı kartı görerek takımını 10 kişi bırakınca F.Bahçe derin bir "oh" çekti. "Saidou'suz Malatyaspor'u yeneriz", diye düş kurdular. Fakat Anelkalı, Tuncaylı, Nobreli F.Bahçe, bir iki şut denemesinden sonuç alamayınca paniğe kapıldı. Bu arada Tuncay gereksiz kırmızı kart görerek sahadaki oyuncu sayısını 10-10 eşitledi ve maça inanılmaz bir tempo geldi. F.Bahçe'nin baskısı, Malatyaspor'un direnci arttı. İşte o noktada tecrübe devreye girdi. Kördüğümü Anelka çözdü. Ve Fransız futbolcu, bu golle hem Daum'u ipten aldı hem de F.Bahçe'yi rahatlattı. Savunma düzeni bozulan Malatyaspor, beraberliği sağlamak için bütün hatları ile hücumu düşününce Nobre ikinci golü buldu ve F.Bahçe zor deplasmandan anlamlı bir galibiyetle döndü. Bu galibiyette, kalesine gelen bir kaç ciddi pozisyonu başarıyla önleyen Rüştü'nün payını da unutmamak gerek.