Atış serbest

A -
A +

Atış serbest Vay... Vay... Vay... "Carew de kim? Ben daha büyük golcüyüm! Beşiktaş'ta 20 golden aşağı atmam!" Bu sözler, kendisini Carew'le kıyaslayanlara Beşiktaş'ın Gineli golcüsü Süleyman Youla'nın verdiği cevaptı. Sadece bu kadar olsa iyi... "Carew kayıp değil... G.Birliği'nde ben 16 gol attım. O, tozuma yaklaşamadı... Kim daha büyük golcü herkes görecek!" O gün bugündür Youla'nın gol atmasını bekliyorum... Fakat tıs yok!... Ahh Youla ah!.. Ağızın kadar ayakların çalışsa olmaz mı? ------- > Spor... Guinness ve sinema Harika bir haber: "Türk senarist Sefa Önal film olmuş 395 senaryosuyla Guinness Rekorlar Kitabı'nda!" Tebrikler!.. Gururlanmadım desem yalan olur, gururlandım! Biraz da eski bir boksör olan ve Milli Takımın bir dönem teknik direktörlüğünü yapan yönetmen dostum Ahmet Hoşsöyler'in kulaklarını çınlattım. O, dönemin ünlü boksörü Eyüp Can'ın köşesinde çıkmak için uluslararası bir maçta merhum İsmet Atıcı hocayı bir yumrukta nakavt etmişti. Guinness Rekorlar Kitabı'nda trajikomik olaylar arasına girecek bu nahoş durum sonrası hatasını anlayıp, tam 20 yıldır bir daha ringlere uğramadı. Duydum ki Hoşsöyler, Yeşilçam'da bu sürede 50'ye yakın film yapmış. Helal olsun. Ama o 50 filmin arasında bir tane konusu spor olan eser yok... Dünya sinemalarına hitap edecek bir tane Rocky karekteri yok... Allah için, bu ülkede hayatı film olmaya değer hiç mi sporcu yok? Mesela, Türkiye gelişi TIME'a kapak olan, podyumdaki dereceleri, rekorları ve kazandığı madalyalarla dünyanın en büyük sporcuları arasında gösterilen Naim Süleymanoğlu'nun hayatı film olmaya değmez mi? Asrın güreşçisi Hamza Yerlikaya, Boğazın Boğası Sinan Şamil Sam, golcülerimiz kral Hakan Şükür, Tanju Çolak'tan nice senaryolar, nice filmler çıkmaz mı? ------ > Fenerbahçe nereye kadar? Gafllet ve hüzün!... Şampiyonlar Ligi'nde, Milan'a karşı 86 dakika müthişti F.Bahçe! O ana kadar 1 puan cepteydi. Milan mı çok kötüydü yoksa F.Bahçe mi çok iyiydi, çözemeden söndü Fener! Şimdi can alıcı bir soru duruyor orta yerde: "F.Bahçe bu gruptan çıkar mı?" Gönlüm "Çıkar" diyor ama mantığım itiraz ediyor. Çünkü, Carlo Angelotti'nin tuzaklarından çekiniyorum. Sihirbaz Kaka orta sahada kazandığı topla 5 F.Bahçeli'yi nasıl çalımladı, onca insanı nasıl uyuttu ve dudak uçuklatan o golü nasıl attı, hâlâ çözebilmiş değilim! Ayrıca o illüzyonistin rövanşta da aynı şeyi yapmayacağının garantisini kim verebilir bana? Söyler misiniz, 50 metre top süren Brezilyalı'yı ağzı açık seyreden Selçuk mu yoksa ona tedbir alamayan dahi Daum mu? ------ > Hoş geldin Ümit Balçık tarlasında oynanan Tromso maçını saymıyorum. Hatta, G.Saray'a o maç için UEFA'dan tazminat talep etmesini tavsiye ediyorum. Bugün Ümit Karan'ı anlatmak istiyorum. Yetenekse yetenek... Fizikse fizik... Verimlilikse verimlilik! Forma şansı bulduğu her maça ne yapıp edip bir gol sığdırıyordu Karan, ama disiplinsizlik sebebiyle istenmeyen adam ilân edildi, Ankara'ya gönderildi geçen sezon... İyi ki de gitmiş... Dönüşü muhteşem oldu. Olgunlaşmış olarak döndü. Hem de süper golleriyle! Hoş geldin Ümit... Bu gelişe en çok sevinen de kral Hakan Şükür oldu!.. İşte G.Saray daha güçlü kılan rekabet ve dayanışma ruhunun sırrı. ------ > Müjde gençlik UEFA nihayet uyandı!.. Bosman Kanunu'yla bozulan transfer dengesine çeki düzen vermek için ilginç bir çalışma başlattı. Kulüpler yabancı transferi yapabilmek için A takıma, alt yapıdan 6 oyuncu yetiştirmek mecburiyetindeler. Bunu yapmayan kulüplere, yabancı transferi için izin verilmeyecek. Düşünebiliyor musunuz, bu çalışma yürürlüğe girdiğinde Türkiye'de olabilecekleri! İddia ediyorum, yıldız patlaması yaşanır bu ülkede yıldız... ------ > MIHLAMA UEFA kriterleri sadece Türk futbolunun başına inen balyoz değilse, Tromso Kulübü'nün balçık tarlasında maç oynatmak neyin nesidir?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.