Başımız dönmesin

F.Bahçe harika bir iş başardı. F.Bahçe'yi hiç bu kadar hırslı, istekli ve arzulu görmedim Avrupa maçlarında. Tebrikler Daum! Sevgili Rıdvan Dilmen'in kulakları çınlasın. Dün "Tek korkum İspanyol hakem Gonzales" diye yazmıştı. Herhalde uğur yapmıştır. Başka türlü düşünemiyorum. Dün o görkemli gecenin en flaş isimlerinden biriydi İspanyol hakem. İki kritik pozisyonda öyle önemli iki karar verdi ki; F.Bahçe'nin zor gecesini kolayladı. İlki Alex'in kullandığı köşe atışında Nobre'nin vuruşunu gol çizgisinden elle kesen PSV'li oyuncu Hesselink'in pozisyonunu penaltı olarak değerlendirmesiydi. İkincisi de aynı pozisyonda PSV'li oyuncuyu sarı kartla cezalandırmasıydı. Eğer hakem art niyetli olmuş olsaydı, ne o penaltıyı verir ne de o sarı kartı gösterirdi. Demek ki; gecenin en kral ismi hakemdi. Alex - Appiah ve Anelka üçlüsü çok etkiliydi. Ama onlardan daha etkili olan bir isim vardı sahada. O da Selçuk'tu. PSV'nin orta sahasını darmadağın etti öldürücü deparlarıyla... Aferin Selçuk. Hep böyle oyna. Sonuç olarak, F.Bahçe son yılların en güzel futbolunu oynadı, en iyi sonucunu aldı. Bravo Alex! Hem çalışkandı. Hem zeki, hem de golcü özelliğini konuşturdu. Lütfen böyle devam et. İnanıyorum ki, sarı-lacivertli futbolcular böyle içten oynadığı sürece Şampiyonlar Ligi'nde her takımı yenebilirler. Bir daha da o Milan kazası yaşanmaz. Yeter ki, kendi güçlerine inansınlar. Ama lütfen zafer sarhoşu olmasınlar.