Bilic'in iflası

Kaleci Cenk'e acıdım; koca takımın yükü bir adama fatura edilir mi, arkadaş? Maalesef edildi, nasıl mı?Mori, açısı daraldığı halde sol çaprazdan kaleye öyle bir şut çekti ki; Cenk'in iki bacağı arasından geçen top, kale çizgisindeyken Kaan gerilerden gelip yetişti, golü yaptı da. Beşiktaş'tan kimse müdahale edemedi.

Yahu, bu nasıl Beşiktaş?

Sağ bek ortalar, sol bek gelir golü yapar da, Cenk beli kırılacak halde orada çırpınırken Beşiktaş savunmasından bir kişi o topa müdahale etmez mi? Etmedi, edemedi?

Niye?

Yorgunluk!

Beşiktaş takım olarak yorgun, hem zihin ve bedence. Öyle ki, adaleler cam gibi kırılganlaşmış, daha maça çıkmadan Demba Ba gibi bir tecrübe sakatlanabiliyor. Mustafa Pektemek kontrolü kaybedip maçın başında adaşıyla kafa kafaya çarpışabiliyor. Sevgili Mustafa bu kaçıncı kafa travması?

Haftalardır, "kadro derinliği" diye dikkat çekmeye çalıştığımız şey, Beşiktaş'ın bu zaafıydı. Yahu, her şeyin bir kapasitesi var. Lastik bile bir yere kadar uzuyor, asılmaya devam ederseniz kopuyor. Aynı oyuncularda bu ısrar niye? Tolgay'ı niye transfer ettiniz? Oynatmak için illa da gol yemeyi mi, bekler insan?

Bu tabloda, Beşiktaş ilk 45'te topu topu 3 pozisyon üretti, onlara da ne kadar pozisyon denirse. İlki Oğuzhan'ın şutuydu, biraz heyecan yaptı, hepsi o.

İkincisi Olcay'ın Sosa'ya aşırttığı harika pasıydı, Boffen çeldi, dönen topu Mustafa Pektemek, Olcay'a bıraksa Beşiktaş golü bulacaktı, bırakmadı. Pozisyon buharlaştı.

Üçüncüsü ise Olcay'ın füzesini Kamil'i çizgiden çevirişiydi ki, bana göre maçın kırılma anıdır, o.

Sonuç?

Liderlik gitti, şimdi Skibbe; "Beşiktaş'ı iyi analiz etmiş" mi, diyeceğiz? Bu doğru olmaz.

Çünkü Slaven Bilic maçı sahaya çıkmadan kaybetmişti.

Hırvat Hoca'nın başlangıç on biri Eskişehir maçını kazanmaktan çok, UEFA Avrupa Ligi'ndeki Liverpool maçına endeksliydi. Beşiktaş'ın 4-1-4-1 düzeninde Necip'i stoper oynatmak, Veli'yi tek ön libero tutmak, orta sahayı Kerim, Oğuzhan, Sosa ve Olcay gibi top tekniği yüksek dört oyuncudan kurup, savunmayı ikinci plana atmak, dünkü skoru baştan kabul etmek demekti.  

Nitekim bu kötü kuğunun tuzu biberi de son dakikadaki Demba Ba sakatlığı oldu.

Gökhan Töre, Tolgay hamlesi de kâr etmediğine göre şimdi ayıkla pirincin taşını, Sayın Bilic?