Aslında bizim futbolun çok bilmişleri; küçük dünyanın büyük kralları!
Burunlarından kıl aldırmazlar, FIFA'yı IFAB'ı, herkes için eşit olan oyun kurallarını yok sayarlar, sanki o kitabı kendileri yazmış gibi!
Heyhat! Bu nasıl dünya?
İletişime kapalılar, doğrusu plân, program ve projeden bihaberler; anlık düşünür, günlük yaşarlar. Bugün söylediklerini yarın unuturlar, ömürleri bir kelebeğin ömrü kadardır aslında ama zihinlerde öyle bir iz bırakırlar ki, sanki ölümsüzmüş gibi.
Hak'tan bahsederler ama hakka ve adalete hiç uymazlar.
Fayda, kârlılık, kalite ve verimlilik umurlarında bile değildir. Objektiflik; bir mana ifade etmez o kafa için.
Deve kuşu gibi kafalarını kuma gömer, "Ben ne söylüyorsam doğru odur" modunda konuşurlar.
Aslında kör ve sağırlar ama iş kendilerine gelince öyle bir koca dilliler ki; şaşar kalırsınız.
Yahu, insaf!
Siz nalıncı keseri misiniz?
Bir pozisyon fauldür ya da değildir. Niye bu kadar gürültü koparır ve oyun kurallarının ifade ettiği gerçeklere aykırı yorum yaparsınız?
Bunları aklım sırrım bir türlü almıyor.
TFF, Hakem, MHK; savunmasız ya, "vur abalıya" misali ordan, burdan vurur dururlar!
İnsaf be!
İnanın bunları dinlerken televizyona bakasım gelmiyor. O güzel oyunun bütün güzelliklerini vicdan terazisinde tartmadan sarf ettikleri polemik ve reyting avcılığını hedefleyen mesnetsiz ithamlarına heba ediyorsunuz.
Yazık!
Siz onların kim olduklarını gayet iyi biliyorsunuz.
İsimlerini yazıp da burada reklamlarını yapmayacağım.
Yapsam da bir anlamı olmayacak.
Çünkü onlar dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanıp, insanlara tepeden ve olaylara at gözlüğüyle bakmayı marifet sayarlar.
Sizin göstereceğiniz her refleks ve tepki de onların şişkin egolarını daha bir kabartıp keyiflerine keyif katar.
O yüzden hepsinin canı futbol dışına.
Sözü uzatmayayım; televizyon karşısına geçmiş Sarı Kanarya'nın lehine 2-1 biten Ümraniye-Fenerbahçe maçının kritik pozisyonlarını seyrediyorum.
Öyle yorumlar yapılıyor. Öyle hükümler veriliyor ki aklımı oynatacağım.
Koca koca adamların o yanlı yorumlarını dinlerken kulaklarıma inanamıyorum.
Yazık!
Sizin anladığınız adalet bu mu?
Yeter; bırakın futbolun, futbolcunun ve hakemin yakasını da işinize dönün; hiç değilse ekranlar temiz kalsın!
