Büyük şef Alex!

Artık yüzün gülsün be hocam! Hiç değilse sevenlerinden tebessümü esirgeme, ne olur! Kimden mi, bahsediyorum, duruşuyla bana bir dönemin yüzü hiç gülmeyen teknik adamı Branko Stankoviç'i hatırlatan Aykut Kocaman'dan. İlginçtir, asık suratlı o Yugoslav teknik adam böyle kolay görünen kritik maçlar öncesinde derdi ki; "Ben güzel futbol istemor. Git, gol at al maç gel!" Neden bilmiyorum ama dün geceki F.Bahçe, bana Stankoviç'li günleri hatırlattı. Özellikle de "10 numaralı vuruşuyla" maçı özetleyen, "Büyük Şef Alex"in golü! Brezilyalı top sihirbazı, o kendine has vuruşla frikikten golü ampul gibi Kasımpaşa ağlarına bıraktığı an, bitti maç. Diyeceksiniz ki; Mehmet Topuz'un maçın başında, Kasımpaşa'nın karşı atağında Sancak'ın kaçırdıkları ve Ramos'un gol yapamadığı penaltı ile Niang'ın maçı 2-0'a getiren golünün hiç mi değeri yok, oyunda? Var elbet var olmasına ama böyle gün boyu ince ince çiseleyen karın ağırlaştırdığı bir zemin ve buz kesen bir havada daha iyisini beklemek fazla iyimserlik olur. Hele, "Kasap et, koyun can derdinde" denilen bir maçta. Karşında teknik adam değişikliğiyle oyununu güçlendirmiş ve iki maç üst üste kazanan Kasımpaşa gibi mücadeleci takım varsa sonuç iyi futboldan önce gelir. Nitekim öyle de oldu, önce Büyük Şef tek vuruşta golü yaptı, F.Bahçe'yi rahatlattı. Ardından F.Bahçe varlığını yavaş yavaş hissettirmeye başladı. Yoksa maçın ilk yarısındaki F.Bahçe'nin futbolu hiç ümit vermiyordu. Tempo yapamıyor, rakibini baskı altına alamıyor, kanatlardan iyi çıkışlar gerçekleştiremiyordu, sarı-lacivertliler. Bunda da Gökhan'ın sakatlık korkusu, Emre'nin ağırlaşmış oyununun mutlak etkisi vardı. Böyle bir F.Bahçe'ye karşı Kasımpaşa pozisyon bulmakta zorlanmadı. Özellikle Yobo'nun yaptırdığı penaltı, eğer Volkan'ın o muhteşem kurtarışı olmasa affedilir gibi değildi. Her neyse neticede son model Mercedes havasındaki F.Bahçe belki 6. vites yerine 2. viteste yol kat etti ama kendisi için lazım olan galibiyeti alarak, hem büyük yarıştaki iddiasını sürdürdü hem de 7'de 7 yaparak bir seri yakalayıp, özgüvenini artırdı. Bir takım için bundan daha iyisi olsa olsa şampiyonluk olur.