Şov gecesiydi dün G.Saray'ın.. Bir 'Volkan' gibi patladı Altay'a.. Tempo, sürat, çabukluk, dayanışma, pas ve yarım düzineye yakın gol. Ne ararsanız vardı G.Saray'da dün. Son iki haftada yıldızı parlayan Hüseyin Kalpar'ın cilaladığı Altay, bir balon gibi sönüverdi dün gece. Yönetim içinde yaprak dökümünü yaşayan G.Saray, sahada Volkan, Lukunku, Ümit Karan, Baliç ve Arif'le kabak çiçeği gibi açıverdi. Hemen burada belirtelim; Volkan - Lukunku - Ümit Karan üçlüsü bana bir zamanların şampiyon Beşiktaş'ın Metin - Ali - Feyyaz üçlüsünü hatırlatıyor. Top onlara bir başka yakışıyor. Buluştukları her pozisyon tribünlerde heyecan dalgası estiriyor. Bir takım için bundan daha güzel ne olabilir? Maçın yıldızı bir gol atan ve bir golün de pasını veren Volkan'dı. Ama sevgi seline boğulan sarı-kırmızılı forma içinde Süper Lig'deki ilk golünü atan Lukunku oldu. Bu da gösteriyor ki, arkadaşlık ve dayanışma G.Saray çarkının en vazgeçilmez dişlisidir. Önceki maçta Hasan Şaş'ın kırmızı kart görmesini kınamıştık. Hem kendi adına, hem de takımı için büyük kayıp diye. Ne yalan söyleyeyim, dün Baliç'e futbol adına daha çok ısındım. Çok koştu, çok çalıştı, çok da güzel bir gol attı. Artık Hasan Şaş kolay giydiğini zannettiği sarı-kırmızılı formanın değerini daha iyi anlamalı. Hakan Ünsal 54 dakika mükemmel oynadı. Ama o dakikada bir atağı bulutlara gönderdi ve o top da dönüp gelip, G.Saray kalesinde büyük tehlike oldu. Hakan 54 dakikanın hasılatını 1 saniyede harcayıverdi. Mondragon olmasa dünkü farklı skor gelmeyebilirdi. Maçın hakemi Selçuk Dereli vasatın altında bir yönetim gösterdi. Volkan'ın golündeki çift vuruş ve Bülent'in eline çarptı diye verilen serbest vuruş çok düşündürücüydü.
