En kralı gelsin

A -
A +

Bu kadar efendim!.. Dünya futbolunun devlerinden Almanya, ilk yarım saatte teslim oldu. Hem de ne teslimiyet... Bu sürede oyunun hakkı, Türkiye adına 4-0 olmalıydı... Ama o kadar bolluk içinden sadece bir gül kapabildi ay - yıldızlı ekibimiz. *** Önce İmparator'u tebrik edelim... Nuri'yi bize kazandırdı, maçı kazandırdı, moral kazandırdı. Sahaya kazanmak azmiyle dolu müthiş hırslı ve arzulu bir takım sürdüğü için!.. Seçimin güzelliğine bakın; ilk 11'de tam 5 lejyoner vardı. Savunmada Hamit ve Alpay, orta alanda play-maker olan Yıldıray Baştürk ve forvette Nihat Kahveci ile Halil Altıntop!.. Onların dışındakiler, en az lejyonerler kadar karizmatikti... Biraz Hüseyin ve Selçuk bu kadroda gümüş karmalık aslar gibi duruyordu. Ama Alman Milli Takımı'nın dünkü halini görünce, o iki ismi de altın kadroya yazdı bütün Türkiye!.. Ya kulübedekiler?.. Rüştü, Emre Belözoğlu, Necati Ateş, Okan Buruk, Serkan Balcı, İbrahim Akın, Gökhan Zan, Ergün Penbe ve genç Nuri Şahin... Hepsi de pırlanta gibi ışıl ışıldı... İşte bu zenginliği kıymetini bilen Fatih hocaya maçtan önce rakibin dünya devlerinden Almanya olduğunu hatırlattığımızda, ''Kralı gelsin, yeneriz!'' diyordu. Bu iddialı sözlerin kuru sıkı olmadığı daha ilk yarım saatte ortaya çıktı... Alman panzerlerinin paletleri, ay - yıldızın parıltısı karşısında patinaj yapıyordu... Nasıl yapmasın ki? Sahaya mükemmel yerleşen millerimiz, rakibi önde karşılıyor, Almanlar'ı hücuma çıkarmıyordu. Bu sırada Yıldıray uzaktan sert vuruşlarla Kahn'ın koruduğu kaleyi şut yağmuruna tutuyor, kanatlardan Tümer ve Nihat'la bombalamaya devam ederken, Alman Milli Takımı'nın genç teknik direktörü Jürgen Klinsmann kulübede ecel terleri döküyordu. Belki de Türkler'in ağırlığını hiç bu kadar hissetmemişti Herr Klinsmann!.. *** Yine de şanslıydı Alman dostlarımız... Nitekim, maçın başında Halil, sonra direkleri nişanlayan Tümer ve Yıldıray'la dört büyük tehlikeden üçünü ucuz atlatmışlardı. Ama biri affedilecek gibi değildi. Üstelik Tümer'in vuruşunda yan direğe çarpıp dönen top Bundesliga'nın gol kralı, tek vuruş ustası Halil Altıntop'un önüne düşmüştü. Affetmedi Halil, duruşu da, vuruşu da harikaydı... Sadece Kahn değil, koca Almanya teslim oldu Halil Altıntop'un usta nişancılığı karşısında... Bravo Halil!.. Golcülük de, zafer de size pek yakışıyor... *** Özetle süperdi millilerimiz... İkinci yarı yapılan; Hamit - Serkan ve Yıldıray - Ergün değişikliği o ilk yarıdaki hızlı düşünüp çabuk ve baskılı oynayan takıma sanki vites küçültmüş gibiydi... Almanlar, düşen tempodan faydalanmaya çalıştı... Ama o anlarda da sahneye genç kalecimiz Volkan çıktı... Tebrikler... Sonra yorulan Tümer'in yerine Necati'nin oyuna girmesiyle maçta yeniden bir denge kuruldu. *** Fakat!.. Bu harika geceyi taçlandıran en güzel şey; Gravgaard'ın altın kafasıyla Yunan ağlarına yolladığı gol haberiydi... Evet bu gol, Danimarka'ya küçük de olsa bir umut veriyordu ama Türkiye'ye 2006 Dünya Kupası için kocaman bir play-off kapısı aralıyordu... Şimdi sıra Terim'in dediği gibi, "Tiran'da Arnavutluk'u yen ve kendi göbeğini kendin kes...''

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.