Git Tuncay git ama

A -
A +

Bir kör inatlaşma!.. F.Bahçe mi Tuncay'ı gözden çıkardı, yoksa Tuncay mı F.Bahçe'den soğudu? İşin gerçeği şu, ne F.Bahçe Tuncay'ı gözden çıkardı, ne de Tuncay F.Bahçe'den soğudu. O halde neden anlaşamıyorlar? Neden, 2.5 milyon euroluk teklife rağmen canı kadar sevdiği F.Bahçe'den ayrılmak istiyor Tuncay? Hem de 2.Lig'den Premier Lig'e yeni çıkmış, İngiltere'de hiçbir iddiası olmayan, UEFA Kupası ve Şampiyonlar Ligi'ne de katılamayan Birmingham gibi bir sıra takımına gitmeyi neden düşlüyor Tuncay? Sebep, para olabilir mi, hayır!.. O halde sebep ne olabilir? "Roberto Carlos'" isminde düğümleniyor bütün cevaplar. Başkan Aziz Yıldırım, Carlos'un transferiyle, sol kanatta arzulanan ideal yapının oluştuğuna inandığı için bu mevkide Brezilyalı yıldızın alternatifi olabilecek ikinci bir oyuncuya 2.5 milyon eurodan daha fazlasını ödemek istemiyor. Oysa Tuncay, düz bir sol kanat oyuncusu değil! Ancak Tuncay'ın derdi de para değil, nitekim F.Bahçe'nin teklifinin 500 bin euro daha aşağısına Birmingham'a gideceğini söylerken bu niyetini de ortaya koymuş durumda. Demek ki, olursa bu gönüllü bir ayrılık olmayacak. Buna rağmen neden gitmek istiyor Tuncay? Bunun iki sebebi var. Birincisi, kırılan onuru. İkincisi, Carlos'tan sonra kalması halinde, takımda değer kaybına uğrayacağına ve takımda kendine yer bulamayacağına inanmış olması. Böyle bir ortamda da önerilen "Kaptan ol" teklifinin sözden ibaret kalacağı gibi vehme kapılmış olması. Peki gerçek öyle mi, değil tabii. Kanaatimce, iki taraf da olaya doğru bakmıyor. Neden, bir kere Tuncay düz değil, komple bir oyuncu. Sağa koy sağda oynar, sola koy solda oynar, ileri uca koy orada oynar. Orta alanın ortasına çek, maestro gibi oyun kurucu olarak oynar. Uzun sözün kısası Tuncay bir joker. Ama F.Bahçeliler, en azından Zico bunun farkında değil. O yüzden F.Bahçe'den ayrılmayı aklından bile geçirmediği halde kerhen de olsa "gideceğim" diyor Tuncay. Git tabii ki Tuncay, ama sakın ha, hırsa kapılıp da yanlış yapma!.. Böyle ayrılık ne sana ne F.Bahçe'ye ne de Milli Takım'a yarar sağlar. Gideceksen Birmingham'a değil, Milan, Bayern ve Liverpool gibi hücuma dönük oynayan oyunculara güç katan kulüplere git! >> Kalli'ye inanıyorum G.Saray'ın yeni hocası Kalli'nin yaşıyla ilgili tartışmalar beni hiç ilgilendirmiyor. Çünkü G.Saray'ın yeni vizyonu, yeni hedefini biliyor ve Kalli'nin bu yoldaki en ekonomik, en doğru seçim olduğuna inanıyorum. Hani, "Bedava sirke baldan tatlıdır" derler ya, G.Saray'a fazla külfet getirmeyecek olan Kalli de Cimbom için en doğru isimdir. Yaşı sorun olmamalı. Çünkü geçen yıl kendisiyle yaptığım röportaj sırasında gördüm ki Feldkamp, yaşına göre daha dinamik, futbolun çok içinde ve Türk futbolunun da yakın takipçisi durumundaydı. Nitekim G.Saray'a gelir gelmez yürüttüğü yeniden yapılanma çabaları da çok olumlu. Eğer, önümüzdeki 5 yılda G.Saray, Seyrantepe'yi yapma önceliğine girişecek ve ağır cezayla geçireceği şu dönemde takımı gençleştirmek projesini hayata geçirecekse, Feldkamp seçimi de, Alman teknik adamın attığı adımlar da en doğru yoldur. >> Dünya kulübü olmak Soru şu, dünya yıldızı bir futbolcuyu transfer ederek, dünya kulübü olunur mu? F.Bahçe, Roberto Carlos'u alarak dünya kulübü oldu mu? Böyle düşünenler, yaya kalır. Hiçbir zaman finiş çizgisine ulaşamaz. Dünya kulübü olmak farklıdır, küçük fantezilerle olmaz. En az 10 yıllık bir sürece yayılacak ciddi planlamalar ve uygulamalarla olur. F.Bahçe'nin bu noktadaki şansı uzun yıllar bu kulübün başında olan Başkan Aziz Yıldırım'dır. Artık F.Bahçe, istikrarı yakalamıştır. Tesisleşmeyi başarmıştır, idari profesyonel kadro oluşumunu gerçekleştirmiştir. Kendi kendine yetecek döner sermayesini canlı tutacak finans organizasyon gücüne kavuşmuştur. Roberto Carlos'un transferini neredeyse bedavaya getirecek rekor düzeydeki forma satışı bunun bir göstergesidir. Sıra, doğru takım yapılanmasına gelmiştir. Roberto Carlos o yönde atılan önemli bir adımdır, ama nihai adım değildir. Alex'in ve Tuncay'ın ayrılacağı bir takıma onlardan daha iyisini getirmeyi başaramayan yönetimler, F.Bahçe'yi dünya kulübü yapacak adımı atamazlar O yüzden artık bu saatten sonra F.Bahçe yönetiminin sorumluluğu çok daha fazla artmıştır. İşte bu noktada en çok merak edilen şey, yıldızlar takımı olması beklenen F.Bahçe'nin teknik direktörlüğünü kimin üstlenmesi gerektiğidir. Bu isim Zico mu olmalıdır, yoksa daha güçlü biri mi? >> Bravo Demirören'e Ertuğrul Sağlam ile ilgili tartışmalara Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören son noktayı koydu. "İstemeyen çeker gider!" Demirören'i istikrar adına kutluyoruz, ancak bu sözünün arkasında ne kadar duracağını da merak ediyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.