G.Saray buz gibi

A -
A +

Yalan rüzgârı!.. Türk futbolunun kalite standardı ile ilgili görüşüm K.Erciyes'in büyükler karşısındaki mücadelesini seyrettikçe daha bir pekişiyor. Bu ülkede, büyüklerin adı büyük, futbolu cüce... Maalesef acı gerçek bu... F.Bahçe'den sonra G.Saray da K.Erciyes önünde böyle silik bir profil verdi. Tam 70 dakika koca G.Saray takımı sahada gezindi. Oysa ideal kadrodan tek eksiği Hakan Şükür'dü. Fakat, savunması Tomas ve Song'a rağmen inanılmaz açıklar verdi, orta sahası düştü, Arda, İliç, ve Necati döküldü. Forveti ise ayakta duramadı. Bilhassa Necati sanki buharlaşmıştı. Baktı ki Gerets, Necati'yi sahada görmek mümkün değil, Ayhan'a "hazır ol" dedi, ama onun da Necati'den farkı yoktu. Forvette Ümit Karan'ın tek başına yapabileceği pek de bir şey yoktu. Sonuçta G.Saray, efsane kaptanı Bülent Korkmaz'ın takımı K.Erciyes karşısında vaziyeti idare etme telaşı içinde zamana oynadı. *** G.Saray'ın bu kötü görüntüsüne en iyi niyetli yorumu nasıl yaparım diye düşündüğümde aklıma gelen tek şey şu... Genelde iki ayaklı maçlarda takımlar gerçek güçlerini ilk maçlarda ortaya koymaz, kendisini rövanşa saklar... G.Saray da böyle yaptı, turu Ali Sami Yen'deki rövanşa bıraktı, diyeceğim ama bu doğru olmaz. Çünkü, Bülent Korkmaz'ın elinde farklı, cesur ve atak bir kimliğe bürünen K.Erciyes takımı taş gibi bir ekip olmuş. Oyunu rakip alana yıkıyor, geriden çıktığı her hızlı atağında da G.Saray savunmasında büyük tehlikeler yaşatıyor. Ama bir şeyi yapamıyor. O da gol atmak. K.Erciyes onu da başarırsa, bu ligde çok hızlı bir çıkış yaşar. Çünkü, Bülent Korkmaz dün yedeklerden kurulu bir kadro ile "Bu takımın ası yedeği yok. Forma verdiğim oyuncunun oynamasını beklerim" diye çok önemli bir mesaj verdi, bu ülkede...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.