Güneş harakiri yaptı!

Karadeniz'de orkinos avına çıkan Trabzonspor dün gece ligde F.Bahçe yenilgisiyle büyük balık kaçırdı. Öyle ki, Şenol Hoca, 3 maç, 3 galibiyet=9 puan denklemi üstüne ''Fikstür avantajıyla puan topluyor, F.Bahçe maçıyla batar bu Güneş'' diyenleri haklı çıkarırcasına fırsat tepti. Yazık!.. O kadar pozisyon ürettiler, o kadar tempo yaptılar, ama bir türlü golü bulamadılar. Kazansalar, 25 yıllık şampiyonluk hasreti için büyük devrimi ateşlemiş olacaklardı. Başaramadılar! Fiilen harakiri yaptı Şenol Hoca! Oysa dersini de iyi çalışmıştı. F.Bahçe'yi durdurmanın en kestirme yolunun Alex ve Güzia'ya giden pas yollarını kapatmaktan geçtiğinin farkındaydı. İlk yarı bunu başardılar. Egemen'i, Güiza'nın başına dikmiş, günümüz futbolunda artık çağdışı denilen ''Adam adama markajla'' görevlendirmişti. Güiza öyle çalıştı ki, hem Egemen'i ıskartaya çıkardı hem de bir şutu direkten döndü, bir pozisyonda boş kaleye golünü atamadı. Kaçan onca pozisyondan sonra Güiza çalışmasının karşılığını da golle aldı. Kaleci Onur'a acıdım. Neler kurtardı neler. Ama sonun da o teslim oldu. İşte o golden sonra Trabzonspor daha bir hırslandı. Ama Alanzinho Denizli maçındaki kadar etkili değildi. Maçın iyi adamlarından Gabriç'in bir şutu direği sıyırdı. Umut, Gökhan, Colman derken Trabzon adına ne pozisyonlar kaçtı ne pozisyonlar. F.Bahçe'nin Carlos'suz yeni versiyon kusursuz işiyordu. Takımda top tutanların sayısı artmış. Sadece Alex'e mahkum olmaktan kurtulmuştu F.Bahçe. Orta alanda Emre, Özer ve Alex ile sihirli bir üçgen kurulmuştu. Kanatlardan sağda Gökhan ve Mehmet Topuz, solda Dos Santos ile inanılmaz bindirmeler yapan keyifli bir takım olmuştu F.Bahçe. Akıllı da oynadılar dün. Deli Dumrul gibi yüklenmediler. Heyecan yapmadan oyunu geride kurdular, gücünü tartarak oynadılar. Golü buldular ve üstüne yattılar.