Hakan, bir sembol!.. Hasan Sarıçiçek Hakan Şükür 'le G.Saray'a gelişini konuştuk. Konuştuklarımız, şimdilik bize kalsın... Ama bir soruyla yazıya girelim: " Hakan Şükür'ün dönmesi iyi mi oldu, kötü mü?" *** Hayat, iki nokta arasında bir çizgi... Zaman, o çizginin üstündeki hesabı kolay olmayan noktalar bütünü... Bütünü oluşturan parçalar, üç dönemle özetlenmiş; çocukluk, gençlik ve yaşlılık!... Buna göre; doğan büyüyecek, gençleşecek ve yaşlanıp olgunlaşacak! Olgunluk, bu sürecin en itibarlı olanı. Onu parayla pulla elde etmek mümkün olmuyor. O, gücünü, yaşanılan tecrübelerden alıyor.. Durup dururken bunları niçin anlattığımı merak ediyorsunuz, değil mi? *** Zaman, Hakan 'ı Türkiye'deki hiçbir futbolcunun yaşamadığı acı tecrübelerle imtihan etti. Sakarya'dan İstanbul, İtalya ve İngiltere'ye gidiş - gelişler, Kral'da çok derin tecrübeler ve izler bıraktı. Bugün hiçbir şeyin eskisi gibi kolay olmayacağını bilen bir Hakan var karşımızda. O biliyor ki bu, son istasyon... Kapıyı çalan son şans!.. Tren kalkmadan katardaki yer alınmalı! Ama zaman, sınırlı!.. Belki bir, belki iki, bilemedin, çok çok üç yıl! O halde, "Son Söz" muhteşem olmalı... Bugüne kadarki eserlerin üstüne öyle bir taç koymalı ki... Herkes alkış tutmalı! *** Sevgili Hakan gibi sevgili Abdullah Ercan da bir şeyin farkında! Dava büyük... Zahmet istiyor... Güç istiyor... Emek ve akıl istiyor! *** Süper Lig artık, G.Saray, Beşiktaş, F.Bahçe ve Trabzonspor'dan ibaret değil... Katarların sayısı artıyor... Süper Lig'in süper ekibi G.Birliği... Geçen sezon kaçırdığını bu defa yakalama sevdasında. Ersun Yanal 'ın hırsı, İlhan Cavcav 'ın tecrübesi ve kırmızı-siyahlıların en büyük arzusu, Süper Lig şampiyonluğu... G.Antepspor... Malatyaspor... Karpatlar'ın Maradonası'yla güçlenen Bursaspor... Hepsinin ortak sloganı şu: "Biz de varız bu yarışta!" Bu, madalyonun mahalli boyutu... Bir de bu işin Avrupası; Şampiyonlar Ligi var! *** Dava büyük... G.Saray büyük bir arayışın içinde... Hem de, maziyi özleyen askerlerle... "Para her şey değil!" diyen Fatih Terim , tarihinde ilk defa Türkiye'ye UEFA Kupası'nı getiren takımı arıyor... Tıpkı, hayatı özetleyen çizgi üzerindeki hesabı pek kolay olmayan noktalardan geçerek... Hakan Şükür , o çizgi içindeki en önemli nokta! Terim de, Şükür de ve başkan Özhan Canaydın da bunu biliyor! Hakan bir sembol!.. G.Saray'ı yeniden Avrupa Aslanı yapmaya yeminli bir sembol!.. O başarırsa, G.Saray da başaracak... O kaybederseyi şimdi konuşma zamanı değil.... *** Pekiyi ya Abdullah ? O da Fatih 'in prenslerindendir, taa Yeni Çarşılı olduğu günden beri... En az Hakan kadar tanır, inanır ve sever Fatih hoca , Abdullah 'ı!.. Sol kulvarın vazgeçilmez adamıdır Abdullah... Terim'in Akdeniz Oyunları'nı kazandığı Ümit Milli Takım ve Türkiye'nin ilk kez katılma şansını elde ettiği 1996 Avrupa Şampiyonası finallerinden beri... Abdullah da Hakan gibi... Terim ve kaptan Bülent gibi!.. Başarmak zorunda olan kare asın birer elamanları. İşleri zor... Ama başarmak zorundalar... Başka ihtimâl yok... Ya başaracaklar, ya başaracaklar! *** Bir son dakika haberi... Frank de Boer de tamam!.. Anlaşılan; G.Saray, tarihi rakipleri F.Bahçe ve Beşiktaş'tan ne yabancı ne de bir başka transferde geri kalmak niyetinde değil. *** Buna rağmen, sırçalı köşke kurulup, "Bit pazarına nur yağar mı?" ya da "Florya huzurevine döndü" diye yıldızları hafife alanlara için için gülüyorum! *** İnanın, bu G.Saray muhteşem!.. Sadece Süper Lig için değil... Avrupa için de muhteşem!.. Buna inanın... Şahsen, G.Saray'ın Olimpiyat Stadı'na çıkacağı ilk maçı bugünden özlüyor ve bekliyorum... O maça, hiç kimse için değilse bile Hakan ve Abdullah için gideceğim! Çünkü, bu ülkeye sayısız onur yaşatan bu futbolcuların "soz söz" için yapacakları başlangıç vuruşunu merak ediyorum. Yoksa siz etmiyor musunuz?