Hangisi gerçek Fenerbahçe?

Aslında yazımın başlığı "Fener'de 'iktidar' sorunu" olacaktı. Ama maç öyle bir başladı ki, hem sahadaki F.Bahçe hem de tribünlere asılı dev pankart bu başlığı değiştiriverdi. "Bilmeyenler öğrensin F.Bahçe'de padişahlık olmaz, F.Bahçe cumhuriyettir..." Koro halinde "Yönetim istifa" diye haykırıyor, sarı-lacivertli tribünler! Pardon, istifa çözüm mü? Gerçek şu ki, F.Bahçe'de bir iktidar sorunu yaşanıyor. Başkan Aziz Yıldırım da, Luis Aragones de yaşananlara inat, direniyor. Soruyorum, "Halka rağmen iktidarda kalınır mı?" Maalesef, futbolda dün de yok ahde vefa da! *** İşte böyle nahoş bir atmosferde maça çıktı F.Bahçe! Futbolcuların yarısı sakat, sağlam olanların yarısı moralsiz, diğer yarısı da korku içindeydi! Alex'in yerine "oyun kursun" diye görevlendirilen Emre Belözoğlu, 42. dakikada kenara çıktı. Ardından Maldonado! Baklava diliminin önü de arkası da ilk yarıda yandı, gitti, Gökhan da düşünce! İlk yarıda üç değişiklik hakkını birden kullandı, F.Bahçe! Vah ki, vah!.. Koca F.Bahçe sanki tuzla buz olmuş! Böyle bir günde Luis Aragones ne yapsın? Ne davul onun elinde ne de tokmak! Ne oyuna aldığı Yasin, Deniz ve İlhan kurtarabildi, Aragones'i ne oyun içindeki Önder'i sağ beke, Yasin'i de stopere çektiği operasyon, ne de Durmuş'un Uğur Boral'ı düşürmesiyle kazanılan penaltıyı gole çeviren Roberto Carlos! Oysa Kayserispor maçı, tüm bu sorunlardan çıkışın başlangıcı için fevkalade bir fırsat olabilirdi. Fakat değerlendirilemediler. Bu kafayla değerlendirmeleri de mümkün değildi. En mühimi de şu, F.Bahçe sinerjisini güvenini kaybetmiş! Kayserispor, onca eksiğe rağmen muhteşemdi. İstanbul'da tarih yazdı. Ancak, unutulmamalı ki, bir çiçekle bahar gelmiyor. Çok koşan, mücadele eden ve üç gün önce UEFA Kupası'nda PSG ile kora kor bir maç oynadığı halde, sanki koca haftayı dinlenerek geçirmiş gibi diri kalabilen bir takımı sahalarımıza sürdüğü için Tolunay Kafkas'ı ve Kayserili futbolcuları yürekten tebrik ederim.