İki zor maç ve iki tercih

A Milliler, 2008 Avrupa Şampiyonası grup elemelerinde gerçekten zor bir dönemeçte. İki maç sonunda 4 puan da gelebilir, 2 puan da!.. Ama 6 puan büyük sürpriz olur. Çünkü, Türk futbolu şu günlerde duraklama devrini yaşıyor. İşte Süper Lig'de oynanan futbol... Acaba, kaç kişi memnun? UEFA Kupası'ndan elenen Trabzonspor ve Kayserispor'u ayrı tutuyorum. Şampiyonlar Ligi'ndeki temsilcimiz G.Saray ile UEFA'da gruplara kalan Beşiktaş ve F.Bahçe'nin futbolunu beğenen kaç kişi var, bu ülkede? Özetle, Milli Takıma lokomotiflik eden bu kulüplerin hali ortada... Milli Takıma gönderdikleri oyuncuları ya sakat, ya formsuz ya da moralsiz. Böyle bir ortamda iyimser olmak mümkün mü? Değil, ama Fatih Terim, böyle bir zor şartlar altında bile inandığından şaşmıyor, Bu hali bile bile "İnandıklarımla yola devam ederim" diyor. Kaburgalarında ağrıları olan Rüştü'yü, yorgunluğu kendi kulüp asbaşkanı tarafından bile dile getirilen Hakan Şükür'ü Milli Takım'a almaktan çekinmiyor! Çünkü lider risk alan adamdır. Zor günde ekibindekilere sahip çıkan kişidir. Terim de, Macaristan ve Moldova maçlarında belki de oynatmayacağı bu oyunculara kampta tutuyor. Neden, bu ısrar? Takım bütünlüğünü bozmamak için... Böyle zor anlardaki handikapları yüzlerce defa yaşamış ve 10 şiddetindeki depreme dayanıklı hale gelmiş Hakan gibi, Rüştü gibi oyuncuların tecrübelerinden istifade etmek için. Bu büyük ustaları kampta tutarak, olası sorunları daha başından rafine edebilmek için. İşte Terim ile Yanal arasındaki en büyük fark bu... Biri tecrübeye inanıyor diğeri ise hislerine kapılıyordu. Ama eminim ki,Yanal yeniden Milli Takım'a gelse, geçmişteki Don Kişotvari çıkışların hiç birini yapmaz! Yapar, diyen varsa beri gelsin! Neden Vestelli yok? Dün bir haber okudum. "Vestel Manisaspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, Milli Takım'a Vestel'den oyuncu almayan Fatih Terim'e arka çıktı" diye. Bu habere hiç şaşırmadım. Aynı köprüden geçen, Milli Takıma oyuncu seçmenin zorluğunu bilen biri, eğer nefsine kapılmamışsa başka ne diyebilirdi ki? Kötü niyetli olsa çok çok "Fatih Hoca, Vestel'in başarısını sadece yabancılara mal etmekle yanlış yapıyor. Vestel'in başarısında Hakan Balta, Selçuk, Nizamettin gibi oyuncuların büyük payları var. Onları neden görmezden geliyor?" diye sorabilirdi. Zaten onun da cevabını Terim, "Hiç biri henüz A Milli Takım seviyesinde değil" diye verdi. Ersun Hoca da bu oyuncuların henüz A Milli Takım'ın yükünü kaldırabileceklerine inanmamış olmalı ki, bir şey söylemedi... İnansa söyler miydi, sanmam! Çünkü atasözünün dediği gibi, "Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yermiş!" Mıhlama "Başarı kuvvetli olana gülümser, başarısızlık zayıflara çullanır." (Oscar Wilde)