İngilizler de olmasa!

A -
A +

Şu İngiliz ekibi de olmasa halimiz ne olurdu? Şöyle bir hatırlayalım, FIFA'da en ağır cezaya çarptırıldığımız 2006 Dünya Kupası grup elemelerindeki İsviçre maçını... Hani ilk maçta 2-0 kaybettikten sonraki gözü dönmüş halde çıktığımız rövanşı hatırlayın... O gün 4 gol atmamıza rağmen elenişimizi hatırlayın. Sonrasında yaşananlar,"Acı acıyı bastırır" misali, daha sert ve bütün Türkiye'yi mahcup eden görüntülerle doluydu. Nitekim faturası da ağır oldu. Bakın, skor ve iddia olarak benzer bir maç geçenlerde UEFA Kupası'nda İngiltere temsilcisi Middlesbrough ile İsviçre ekibi Basel arasında oynandı. Basel'de ilk maçı İsviçre ekibi 2-0 kazanmıştı ve turu yüzde 70 garanti görüyordu. Ama rövanşta kazanan İsviçre değil, İngiliz ekibi oldu. Boro, akıllı, kontrollü bir oyunla karşılaşmayı 4-1 kazanıp, yarı finale adını yazdırdı. Demek ki, futbolda "imkansız" diye bir şey yok!.. Yeter ki, sen oyunun hakkını ver... Yeter ki, sen oyunu kuralına göre oyna!.. Bu, bize birinci dersti... İkincisi ise muazzam bir kıyak oldu... Bilenler biliyor ama farkında olmayanlar için anlatalım. Bizim "kriz" deyip, "kaosa" dönüştürdüğümüz durumdan büyük bir zafer ve avantaj çıkaran İngiliz ekibi, Basel'i elediği için UEFA'nın ülkeler sıralaması değişti. Basel'in tur atlaması halinde İsviçre, Türkiye'nin önüne geçecekken bu engellendi. Böylelikle Türkiye'nin 2007-2008 sezonunda da Şampiyonlar Ligi'ne iki takımla katılması kesinleşti. Üstelik, lig şampiyonumuz tek, lig ikincimiz ise iki ön eleme oynayarak Şampiyonlar Ligi'ne katılacak. Sizce, Middlesbrough teşekkürü hak etmedi mi? > Mıhlama İş bilenin kılıç kuşananın. (Türk atasözü) > Hasan Şaş ve Kral Müthiş keyif aldım. Mücadele, hırs, azim, kararlılık ve inanmışlık! Hepsi G.Saray'ı ayağa kaldıran iki adamda, Hasan Şaş ile Hakan Şükür'de toplanmış!... Onlar iyi ise G.Saray süper... Onlar moralsizse G.Saray da dermansız!.. Futbolculuk, bu ikiliye yakışıyor. Hele o Hasan Şaş'ın muhteşem asistleri ve Kral'ın özlediğimiz o enfes kafa golleri!.. Acaba diyorum, ligde 231 gole ulaşan Kral Hakan Şükür, Tanju Çolak'ın 240 gollük rekorunu sezon bitmeden kırar mı? Kırarsa güzel olur... Ama en güzeli hiç şüphesiz, onca kaosun içinden böyle iddialı bir takım çıkaran G.Saray'ın "büyüklüğü!" Kutlarım! > Bu mu Terim'in Milli Takımı? A Milli Takımın Azerbaycan ile yapacağı özel maçın kadrosu açıklanır açıklanmaz soru yağmuru başladı. - Bu mu Fatih Terim'in 2008 ve 2010 için düşündüğü Milli Takım? Hayır, değil... Bu, ağırlıklı olarak A2 Milli Takımı kadrosu... Maç özel olduğu için A2'deki oyuncular bir fırsat açma maçı... Bir de işin yarış boyutu var. Düşünün bir kere, F.Bahçe ile G.Saray haftalardır, nefes nefese şampiyonluk yarışının içine girmişler. Liderlik maçtan maça el değiştiriyor. Böyle kritik bir dönemde, adı özel olan bir maça hangi şampiyon adayı Rüştü, Volkan, Tuncay veya Hasan Şaş ve Necati gibi starlarını gönderir ki? > Blatter söz mü vermiş? Bir okuyucum sordu: "Bu nasıl iş? Bir gazetede okudum. FIFA Başkanı Blatter, '6 maçlık ceza seyircili olarak uygulanacak, rakipler arasında eşitsizliğe meydan verilmeyecek' diye Federasyon Başkanımız Haluk Ulusoy'a söz vermiş. Eğer bu haber doğruysa, FIFA Tahkim Kurulu'nun o tavizsiz kararı da ne oluyor?" Okuyucumun öfke dolu ifadelerine katılarak güldüm. Siz, Blatter ile "Baba- oğul" olsanız, akşam sabah elini öpseniz, o Blatter'in bu cezayı değiştirmesi için FIFA Tahkim Kurulu'na müdahalesi olamaz. Nitekim bunu da biz geçen hafta bu köşede "7 Nisan'a doğru" başlıklı yazımızda "CAS'a kadar yolu var" diye yazdık. O maçta İsviçreli oyuncuyu hastanelik eden adamı bulup bildirmediğimiz sürece de o cezanın hafiflemesi mümkün değil. Bu böyle biline!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.