Kayserispor marka oldu

Olay bu!.. Kazanmanın keyfi bu!.. Kazanıp, yükselirken tecrübe edinme farkı bu! İşte merdivenleri ağır ağır çıkan Kayserispor'un zoru başaran en temel özelliği... Eskiler ve yenilerin sevgi - saygı ile dayanışma içine girmiş tam bir takım olmaları! Tebrikler Ertuğrul Hoca! *** İntertoto ile başlayan bu çıkışta, futbol pazarında sadece caka değil artık marka da satacak Kayserispor! Tiran önünde dün geceki futbol şovu bunun ispatıdır. Bu galibiyetle, UEFA Kupası'na ilk adımı atan sarı - kırmızılıların ürettiği "Kayserispor markası" artık çok daha değerli. Ülker gibi futbola milyonlarca dolar yatırım yapan sponsorlara duyurulur. *** Kayserispor kağıt üstünde eksikti. Deplasmanda, 2-0 kazanan kadrodan tam 3 oyuncusu; Sadigov, Fatih ve Johnson yoktu. Fakat ne telaş vardı ne de korku! Aksine otomatiğe bağlamış motor seriliğindeydi Kayserispor! Bülent Bölükbaşı'nın harika diriplingini faulle durduran Tiran savunmasına ağır faturayı Mehmet Topuz kesti. Mükemmel kullandığı serbest vuruştan gelen gol, Arnavutlar'ın umudunu kırdı. Artık tur hayaldi Tiran için... Kayserispor o dakikalarda çelik gibi sert, dayanıklı ve giyotin kadar da keskindi. Ne "Güle güle" diye yol verilen Sadigov'un yokluğu arandı ne de diğerlerinin eksikliği... Kamber müthişti, Bülent Bölükbaşı da öyle... Tayfun da süperdi. Alternatif kadro olacaksa böyle olmalıydı! Muhammed Hanifi ve Gökhan'ın golleriyle gösteri daha bir renklendi. *** Ancak her güzelin bir kusuru var... Kayserispor'un da tek zaafı oyun disiplini. Maalesef bu zaaf ile ilk yarıda iki mutlak pozisyonu gol yapamayan sarı - kırmızılılar, rakibine de lüzumsuz pozisyonlar verdiler. Neyse ki, İvankov yediği bir dışında kalesinde harikaydı. Ama unutulmamalı ki, her zaman böyle şans olmaz!