Kör gözüm parmağıma

Sesli Dinle
A -
A +

Katar'daki Dünya Kupası bir çok açıdan gözlerimizin pasını sildi, futbolun geleceği adına bizleri umutlandırdı. Gönül istiyor ki; Türkiye'nin A Milli Takım'la temsil edilemediği bu turnuvadaki güzellikler aynı vizyon ve aynı kalitede ülkemize ve futbolumuza da taşınabilsin. Ne gezer! Havanda su dövüyoruz hâlâ. 

 

Kör gözüm parmağıma
BÜYÜKEKŞİ'DEN MASALLAR

Tam bu düşüncelerle hayaller kurarken TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin yüreklere su serpeceğine inandığımız 200 günlük icraatın içinden programı başladı. Uzun mu uzun bir basın toplantısı... Düşünce güzel. İletişim çağında etkin etkileşime geçmek, medya ve kamuoyundan gelecek geri bildirimlerle özlenen futbol iklimi ve değer oluşturan futbol ekonomisinin tesisi fikrini esas alan gaye; harika.  

 

NEREDE ERZİK NEREDE BU ANLAYIŞ
Süre mi? Bugüne kadar hiçbir TFF Başkanının tutmadığı uzunlukta. Oysa iletişimin gücü en kısa sürede en etkili mesajı verebilmektir. İçerik mi? Kör gözüm parmağına misali; basit, sıradan, kuru ve muallak ifadeler. Nerede Şenes Erzik'in dünya vizyonu, nerede Levent Bıçakcı'nın Avrupa tecrübesi, nerede Yıldırım Demirören’in ekip bütünlüğü ve nerede bu ülkeye ilk defa Dünya üçüncülüğünü kazandıran Haluk Ulusoy'un derinliği? Ancak Büyükekşi Başkanın hakkını teslim edelim. Olabildiğince iyi niyetli. Ne var ki futbol dünyamızı yeterince tanımadığı ve ideal ile realiteyi ayıramayacak kadar temiz kalpli olduğu kesin. Başkanlar, teknik adamlar, futbolcular susacak, otorite konuşacak? Keşke bu mümkün olabilse. 

 

Kör gözüm parmağıma
KRAL ÇIPLAK DENİLEBİLMELİ

Eleştiri dünyanın her yerinde çok kıymetli. Özellikle büyük ölçekli ve kadrosunda çok değerli entellektüelleri barındıran federasyon gibi kurum ve insanlar için sevgiliye sunulan çiçek gibidir, eleştiri. Çünkü; insanın hatalarını görebilmesi ve düzeltmesi adına boy aynasıdır, eleştiri. Ne var ki; bizde "tepkili vatandaş" modu hakim. "Ben yaptım oldu", "Ben ne diyorsam o", "Hele dediğimi yapmayın da görün gününüzü" diyen yasakçı bir zihniyet ve "haber alma hakkını hiçe sayan" tepkili demode bir anlayış. Maalesef bu köhnemiş düşünce yapısını "Hakemlere yönelik her türlü açıklamayı cezalandıracağız" çıkışında da görüyoruz. Yapmayın! Bu çok yanlış; bu oyunu geliştirmek ve güvenirliğini, inanırlığını artırmak istiyorsak yanlışları anlatacak ve "Kral çıplak" diyebilecek iradeye de ihtiyaç var.   

 

YABANCIDA +3 YA DA +4 HANGİ AKLIN ESERİ? 
Yeni harcama limitleri, kulüp lisans ve finansal fair play talimatındaki değişiklik elbette önemli. Fakat Süper Lig'de 7+4 olarak planlanan yabancı yabancı sayısının 8+3 olarak devam etmesi kararı neyin nesi? Oynamayacak, kulübede dahi oturtmayacak (20 kulüp 3 kontenjan toplam 60" yabancı için bu ülkenin kaynakları niye heba edilir? Niye atıl kapasite için trilyonlar çöpe atılır? Bu kaynağı kendi özüne dönüp, kendi yıldızlarını yetiştirmek için yatırıma dönüştürmek varken? Kulüpler böyle istemiş olabilir ama onların görüşü tavsiye niteliğindedir, karar verici olan sizlersiniz? Ülke futbolunun geleceğini doğru politikalar, planlar, projeler ve talimatlarla geliştirecek olan sizlersiniz. Veriyi tabandan, paydaşlardan toplarsınız, kısaca söyleyecek fikri olanları dinlersiniz ama kararı siz verirsiniz. 

 

Kör gözüm parmağıma
TAKDİRE ŞAYAN BİR UYGULAMA

Diyeceksiniz ki, hiç mi doğrusu yok bu TFF, Mehmet Büyükekşi ve ekibinin? Elbette var. Mesela deplasman seyircisi yasağının kaldırılması ve misafir tribün seyirci kapasitesinin yüzde 30'a kadar artırılması. THY, Turkcell, McDonalds ve P&G ile olan sponsorluk, Mercedes ve Trendyol'la yapılan prensipte anlaşmaları. 

 

DİJİTAL ATAMA İNİSİYATİF DIŞI MI?
Hakem atamalarıyla ilgili insan inisiyatifini ortadan kaldıracağına inanılan 41 kriter üzerinden Dijital Hakem Atama sistemi yüzde yüz doğru bir çözüm mü? Sanmıyorum. Statik ve dinamik ölçme ve puanları kim yapacak, o verileri kim girecek. Sonuçta insan değil mi? Sayın Başkan, çok değerli yönetim kurulu gerçekten tartışmayı bitirmek istiyorsanız. Hakeminize önce siz inanancaksınız ve onların FIFA normlarında eğitimine, gelişimine gerekli desteği verip dedikoduları kaynağında kurutacaksınız. Hakemlerin arkasında öyle sağlam duramazsanız ne kulüp başkanlarını susturabilirsiniz ne de diğer paydaşları. Umarım ve dilerim. Yarın bugünden daha güzel olur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.