Korku tüneli

A -
A +

Bizim ki hayal işte! Defalarca kapısından döndüğümüz Viyana'yı bu defa futbol ile geçeriz sandık. Yanılmışız! Avusturyalılar direndiler, sonuna kadar direndiler. Teslim olmadılar Türklere. Diyeceksiniz ki, "Ne teslim olması? Son 5 maçtır siftahları yok, Avusturyalıların." Siz de haklısınız ama bu defa farklı hem de çok farklı. "Prestij!" diyor, onunla da yetinmiyor, finaller için iğne deliği kadar ışık için bile, "Sonuna kadar mücadeleye" karar vermişler. Bizim Mardinli Ekrem Dağ, takım arkadaşları 19'luk Alaba, Fusch ve Arnavutoviç ile kafa kafaya vermişler, "Bu defa geçit yok" diyorlar. Düşünün!.. Tam 8 astan yoksun gelmişsiniz Viyana'ya. Hamit, Emre, Nuri, Gökhan Gönül, Selçuk İnan, Semih ve son anda Serdal Kesimal şoku... Öyle ki; A Milli Takım'ın omurgası çökmüş, orta sahası ortada yok, kanatları ve savunması Kazakistan önünde bile SOS vermiş. Yani, TFF Başkanı M.Ali Aydınlar'ın ifadesi ile "Durum vahim!" Buna rağmen Guus Hiddink; "Benim her oyuncum değerlidir. Kazakistan'dan sonra Avusturya'yı da yenip, Türk futbolunun aynadaki parlayan yüzü olacağız!" diye aklınca umut pompalıyor. Tribünlerdeki manzara karşısında insan ister istemez soruyor; "Hangi zincir zapt eder bu Türkleri?" Fakat akıncı ruhuyla dolan o tribün gücü yetmiyor, sahadaki oyunu zafer dönüştürmeye... Oysa bıraksanız, o 30 binin her biri Arda, Burak, Umut, Yekta olup, Avusturya kalesini toplarla dövecek. Ama futbol bu dövüş değil... Peki, kim kazanacak maçı? Maç bitmiş ben hâlâ anlatacak bir pozisyon arıyorum... Yok... Yok... Yok... Yine bir son dakika golü olur mu dedik, onu da Arda heba etti penaltıda. Neticede Viyana'da beklediğimiz galibiyete ulaşamasak da, bir anlamda istediğimizi almış olarak dönüyoruz İstanbul'a.

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.