Koşan kazanır

A -
A +

hcicek@tg.com.tr Değerler vardır, elde edebilmek için uğruna ömürler harcanır. Tıpkı, G.Saray efsanesinin doğuşu gibi UEFA ve Süper Kupa Şampiyonu oluşu gibi... Sanılır ki, bütün bunlar bir gecede olup bitti. Ama hayır!.. O başarı duvarı, her biri tek tek özenle konulan tuğlalar gibi sabırla sıralanarak örülmüştür... O yüzden; birkaç esinti, şiddetli rüzgâr ya da fırtına bir gecede, bir sezonda kolay kolay yıkamaz o duvarı...  Bu tesbitten sonra, gelin birlikte bugün G.Saray efsanesinin doğuşuna kısaca bir göz atalım... ...Ve sonra da, o efsanenin bugün içine düştüğü durumu sorgulayalım!.. İlk adım; elinde kazma kürek manşetlere fotomodel olan koca Prof. Dr. Ali Uras'ın Florya'nın toprak zeminine bir çim saha, bir basketbol salonu ve bir kamp merkezi inşa edebilmek için şantiye şefi gibi koşturduğu günlerde atılmıştı... Sonra; Florya'nın özlü toprağına serpilen bu tohum, "Bu kulüp kendi yetiştirdiği evlatlarının omuzunda yükselecek" söyleminin tam aksine; Jupp Derwall'in transferiyle filizlendi. Çünkü, transfer edilen sadece bir teknik adam değildi. Derwall'le birlikte G.Saray, Alman futbolunun düşnce yapısı ve kulüp modelini de transfer etmişti... "Heykel Başkan" Ali Uras'la başlayan bu değişim, Ali Tanrıyar'la ve Alp Yalman'la devam etti. Ama, Faruk Süren döneminde zirveye çıktı.  Taş taş üstüne koyabilmek çin o başkanlar neler yaptılar neler, bir düşünün... O efsane takımı kurabilmek için, Milli Takım'ın başından G.Saray'a getirilen kaptan Fatih'in hoca oluşundaki dönemi hatırlayın!.. Futbol Federasyonu'ndaki 6 yıllık birikim... Türkiye liglerinin amatör ya da profesyonel tüm yetenek ve zenginliklerini avucunun içinde tutan Fatih Terim'i hatırlayın... Mirasyedi değil düşünen, planlayan, projelendiren, eğiten ve kendi eseri üzerinde yükselen Fatih Terim'i düşünün... G.Saray'daki ilk teknisyenlik günlerinde istenmeyen skorlar ve onun yol açtığı sıkıntılı dönemde Terim'in arkasında dağ gibi duran Süren yönetimini hatırlayın... ...Ve, dönün bugüne... Teknisyen Terim'in, Avrupa'yı kazanmak adına akademisyen olurken; neler kazanıp neler kaybettiğini düşünün.  Sarr, Almaguer, Hasan Şaş, Christian ve Felipe gibi isimlere takılmadan; bugünkü G.Saray'ın neden geçmişteki gibi takım olamadığını bir sorgulayın!.. Göreceksiniz ki; geçmişte Fatih hocanın başarısından haz duyanlar; bugün "Şu Terim bir başarısız olsa da gününü görse" diye için için planlar yapmaktadırlar...  İşte sıkıntı burada; G.Saray'ı Avrupa Şampiyonu yapan takım ruhunun kaybolmasında!.. Gerisi; bu çorbanın tuzu-biberi... Çıkış mı, onu bulacak olan da yine Fatih Terim ve ona inananlardır. Eğer onlar başarmak için tüm iradelerini ortaya koyarlarsa; efsanenin geri dönüşünün imkansız olmadığına ve koşanın kazandığına yine şahit olurlar. Seçim, sarı-kırmızılı renklere gönül verenlerin...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.