samdan
camii
hayirli-ramazanlar

Maç özel sonuç güzel ama?

A -
A +

Özel ve güzel bir başlangıç yaptı Ersun Yanal hoca Milli Takımımız'da. Tebrikler! Gurur duyduk hem kendisinin, hem de ay-yıldızlı ekibin onunla birlikte bütünleşen kazanma isteğinden. Milli Takım'daki bütünlük, uyum, dayanışma, yardımlaşma, azim ve hırs görülmeye değerdi. Özetle; özel ve güzel bir galibiyet oldu. Özel maç fobisi de vurdumduymazlığı da kırıldı. Daha bir ciddiyetle, daha akılcı ve daha istekli oynadılar. Bu yüzden ay-yıldızlı forma uğruna ter akıtan herkesi yürekten alkışlıyorum. Volkan'ı, Yıldıray'ı, Tolga'sı, İbrahim Toraman'ı, Deniz'i, Murat Hacıoğlu'su, Hamit Altıntop'u, Gökdeniz ve Zafer'i; kısacası apoletli apoletsiziyle hep birlikte ışıl ışıldı millilerimiz. Göğsüm kabardı, geleceğe daha bir güvenle baktım. Yeni döneme güzel bir başlangıç oldu. Yolumuz açık ama yine de tedbiri elden bırakmamak lâzım. Unutulmamalı ki; 3-2 yendiğimiz Belçika, futbol olarak düşüşte. Son maçlarında Fransa'ya 2-0 ve Almanya'ya 3-0 yenildiler. Rakibimiz savunma ve hücumda sıkıntılı bir ekipti. Biz, bu ekibe 3 gol attık ama 2 de gol yedik. Diyeceksiniz ki, hep böyle kazanalım da gol de yiyelim. Doğru ama savunma zaaflarını sıfıra indirip, oyun disiplinini daha güçlü kılarak, hiç gol yemeden kazansak fena mı olur? Şiddet Yasası ihtiyaç Buradan, Cumhurbaşkanımız sayın Ahmet Necdet Sezer'e sesleniyorum. Fanatizm ve tribün anarşisi sadece Türkiye'ye özgü değil, evrensel bir olay. Çözümü de bize özgü değil evrensel olmamalı. Ayrıca Türk futbolu, İngilizler'e ve İtalyanlar'a bakarak "fanatizm" konusunda çok masum. En azından İngiltere'deki İtalya'daki gibi organize değil. Ama yine de yılanın başını küçükken ezmeli. Tribün şiddeti o ortam hazırlanmadan bitirilmeli. Bu konuda da GSGM'nin öncülüğünde hazırlanan Şiddet Yasası iyi bir çalışma. Belki eksiği var ama unutulmamalı ki, o bir ihtiyaç. Ama yine de kesin çözüm değil. Cem Yılmaz'ın sloganlaşan "Eğitim şart" sözüne vurgu yapmak istiyorum. Futbol kültürü için "iyi insan"ı anlatan bir eğitim daha ilkokul sıralarından başlamalı! Ne dersiniz saygıdeğer Cumhurbaşkanım? Beşiktaş'ı satan kim? Beşiktaş'ta mahkeme kuruldu, dünü yargılıyorlar. "Lucescu mu daha çok hata yaptı, Sinan Engin mi" diye. Hayır... Hayır, hata değil daha ötesini... Açıkçası bir "Hain" arıyorlar. Beşiktaş'ı satan kim? Yazık! Şu günde konuşulacak şey bu mu olmalı? Yoksa geleceği kazanmak için atılacak hamleler mi? Sahi, Beşiktaş'ı bu noktaya getiren kim ve ne? Tek başına Lucescu mu, Sinan Engin mi? Yoksa, Bilgili'yi ayrılmaya zorlayan tribünler mi? Sizin cevabınız ne bilemiyorum. Ama benim ta başından seslendirdiğim bir tek tespitim var. O da "Balık baştan kokar" sözünde saklı. Geriye aklı selim ile bir bakın. Tribünlerin bu çılgın hale dönmesine prim tanıyan yönetim zihniyeti değil mi? Sahaya giren fanatikleri karakollardan toplayan bu yönetim değil mi? Siyah-beyaz tribünlerden Ahmet Çakar'a, Erman Toroğlu'na, Şansal Büyüka'ya ağıza alınmayacak küfürlerin sarf edilmesine göz yuman bu yönetim zihniyeti değil mi? Elazığspor Teknik Direktörü Güvenç Kurtar'a, Hüsnü Güreli'nin ifadesine göre ayran atan, çoğunluğun görüşüne göre tükürük yağmuruna tutulmasına ve Fatih Terim'i çileden çıkaracak tavırlara izin veren bu zihniyet değil mi? Maalesef; "Bu çirkinliğe dur diyecek bir Beşiktaşlı arıyorum" diye yazdığımızda bize öfkelenen zihniyet de aynı zihniyet. Ama iğne kendilerine dönünce "Eyvah!" diye feryat eden de bu zihniyet! Şimdi bu zihniyete "Yılın fair play ödülü"nü uygun görenler, koro halinde "Geri dön Bilgili" şarkısı söylüyor. Evet, Serdar Biligili geri dönmeli ama demir dövücünün hınk deyicileri istediği için değil. Aldığı fair play ödülünü gerçekten hak edecek bir yönetim zihniyetini yerleştirmek adına geri dönmeli. Var mı aksini söyleyebilecek olan?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.