"Hâlâ Barcelona'ya çok katkıda bulunabilirim!" İspanya'nın El Mundo Deportivo gazetesi Rüştü'nün bu sözlerini manşete çıkardı. İspanyollar, Türk Milli Takımı'nın kalecisine Türk medyasından daha fazla sahip çıkıp daha çok değer ve yer verdi. Niçin? Rüştü gibi dünya çapında bir kaleciyi bir sezonda silip atmamak, ona bir şans daha vermek için. Ya biz, kendi evlâdımıza ne yaptık, ne yapıyoruz? İspanyollar'ın tam tersini... Onlar, inanıp kalecimizi lâyık olduğu yere taşımak için yarışıyor. Biz de efsane kaleciyi sanki Milli Takım'ın değil de sıradan panayır kalecisiymiş gibi alaşağı etmek için yarışıyoruz. Ayıptır, günahtır beyler! Türk medyası görmese de, inanmasa da, Victor Valdes'in ardından ikinci kaleci olan Rüştü hâlâ Barcelona için umuttur. Barcelona'ya Şampiyonlar Ligi'nde çok büyük katkılar yapabilecek büyük bir kalecidir o. İspanyollar bu gerçeği bizden daha iyi biliyor. O yüzden bizim kalecimize bizden fazla sahip çıkıyor. Çünkü, İspanyollar geçen sezon teknik direktör Rijkaard'ın tercih makasına gelen Rüştü'nün önündeki en büyük engel olan yabancı oyuncu statüsünün bu ekim ayında AB statüsündeki oyuncu olarak sonuçlanacağına inanıyor. Şimdi size soruyorum... Problemsiz bir Rüştü'nün kalesinde nasıl devleşeceğinden kimin şüphesi olabilir? Türk spor medyası Rüştü'nün desteğe en ihtiyaç duyduğu bir dönemde bu kadar duyarsız kalmamalı. Milli kaleciye vefasızlık etmemeli! Ulusoy'un yerinde olsam Futbol Federasyonu delegeleriyle seçimi konuşuyoruz. Ortak kanaat şu: "Haluk Başkan Türk futboluna büyük hizmetler yaptı. Bunu unutmamız mümkün değil. Ama yeniden seçildiği takdirde bir hukuk kaosu başlamasından korkuyoruz." Delegelerin kaygısı boş değil. Ulusoy seçildiği takdirde böyle bir kaos kaçınılmaz görünüyor. Ayrıca Av. Levent Bıçakçı'ya da büyük bir teveccüh var. Bu durumda Ulusoy'un yerinde ben olsam ne yapardım? Aklıma ilk gelen fikir şu: Bu dönem aday olmazdım. Saygın şekilde köşeme çekilir bir dönem dinlenirdim. Ama bir sonraki seçimde aday olur ve bir yerine iki dönem daha Türk futboluna hizmet şansı yakalardım. Carew yetmez, bir yabancı daha Beşiktaş fırtına gibi, içerde dışarda gördüğünü alıyor. Veysel, İbrahim Toraman,Okan Buruk, Fatih Sonkaya, Çağdaş, Mustafa Doğan, Ali Güneş, Berkant, Murat Şahin, İbrahim Akın... Ve son bomba Norveçli John Carew! Norveç Milli Takımı'nda da oynayan Carew 25 yaşında, 1.95 m. boyunda ve kariyerinin en iyi döneminde. Beşiktaş'a ve futbolumuza çok şey katabilecek önemli bir oyuncu. Hayırlı uğurlu olsun. Ama içimde yine de bir korku var. Fiziken güçlü ve teknik olan bu oyuncu bana hırçınlığıyla Pascal Nouma'yı hatırlatıyor. Umarım, Beşiktaş tribünleri Nouma'yı ve İlhan'ı şımarttığı gibi Carew'i de şımartmaz da korktuğum olmaz. Bu arada Kıvanç Oktay "Transferlerimiz daha bitmedi!" diyor. Sorarım size, Beşiktaş'ın daha başka neye ihtiyacı olabilir? Beşiktaş yönetimi de bu soruyu teknik direktörleri Del Bosque'ye sormuş. Cevap mı? "İyi bir orta saha veya iyi bir sol kanat!" Süper asist Alex Kırıkkale Hanımeller İlköğretimokulu 6. sınıf öğrencisi Özlem Sarıca isimli okuyucumuz soruyor. "F.Bahçe'nin transferleri nasıl? Alex mi daha teknik Sergen mi, bana yazar mısınız" F.Bahçe'nin ne kadar doğru transferler yaptığını hazırlık maçlarında görüyoruz. Bu sezon özellikle Murat Hacıoğlu'na dikkat etmenizi isterim. Alex çok teknik ve süper bir asist! Avrupa Şampiyonlar Ligi maçlarında F.Bahçe'ye büyük katkı yapacak özellikleri olan bir oyuncu. Ama unutulmamalı ki Sergen de çok büyük bir yetenek! Bravo Aykut! G.Saray'ın genç kalecisi Aykut, NTV'de Haluk Yürekli'ye önemli açıklamalar yaptı. "Türk kaleciliği ölüyor. Genç kaleci yetişmiyor diyenler bizi yok saymasın!" Bravo Aykut!.. İşte sizin gibi cesur genç kaleciler böyle güvenle kalesinde durduğu, üstün yeteneğini ve şahsiyetini güçlü tuttuğu sürece o kaleleri elinizden hiçbir yabancı alamaz. İlhan'a niçin hayır? "İlhan Mansız, G.Saray'a geliyor" dedikoduları sarı-kırmızılı renklere gönül verenleri kızdırdı: "İlhan gibi bir oyuncu G.Saray'a destek değil köstek olur!" Peki bu öfkenin sebebi ne? İlhan'ın davranışları ve iyi gitmeyen performansı. Doğru, İlhan son yıl iyi şeyler yaşamamış olabilir. Maç eksiği olabilir. Hatta, güven de vermemiş olabilir ama İlhan'ın futbol kalitesine, futbolculuk kumaşına kim ne diyebilir? İyi bir İlhan değil G.Saray'da, her takımda rahatlıkla oynayabilir. Var mı aksini söyleyebilecek olan? MIHLAMA Dostluk sandığa kadar değil mezara kadardır.
