Hep, "sistem" dedik... Hep, "Takım olmak"tan dem vurduk. Hep "sonuçtan önce sonucu getirecek oyun anlayışından" söz ettik... Konfedarasyon Kupası'ndaki Türk Milli Takımı'nı bu özelliklerin arayışı içinde görüp, sevindik.. Sağol... Varol... Yaşa!.. Şenol hocam!.. Adına ister "reform" deyin, ister "yenileşme", isterseniz "ıslahat"... Kolombiya karşısına çıkan takım, tüm bu tanımların kusursuz sunumu niteliğindeydi. Şenol Güneş, Türk Milli Takımı'nda bugüne kadar, hiçbir teknik adamın cesaret edemediği, büyük değişimin fitilini ateşledi. Onun cesareti, zekâsı, anlayış ve aklıyla tasarladığı değişim harekâtı sonunda, ortaya keyifle seyrettiğimiz, birbirinden değerli alternatif takımlar ve göğsümüzü kabartacak oyuncular çıktı... Sağol... Varol... Yaşa!.. Şenol hocam!.. Kolombiya karşısındaki takıma dikkatle bakın... İlk onbirdekilerin neredeyse tamamı, bu turnuvada yıldızlaşan isimler... Kaleci Ömer, yıllarca Rüştü'nün yedeği olduğu kalede, ustasını aratmayacak kurtarışlarıyla gönüllerde taht kurdu. Önündeki savunma, Fatih, Bülent, Alpay gibi başarılı tecrübeleri aratmayan bir oyun çıkardılar. Fatih Sonkaya, Servet ile Deniz ve İbrahim Toraman en az ağabeyleri kadar yetenekli, genç ve her dem taze kuvvet olarak oyunun hakkını verdiler. Bu zenginlik... Orta saha ve forvetteki bilinen yıldızlar, Tugay, Okan Buruk, Emre Belözoğlu, Sergen, Hasan Şaş, Nihat ve Hakan Şükür'ün hiç yer almadığı bu turnuvada her alanda mevcuttu... Turnuva boyunca orta sahanın yükünü birer joker olarak omuzlayan Yıldıray'ı Şenol hoca dün dinlendirmeyi yeğledi. Değişimin yıldızı Gökdeniz, Serkan, Volkan ve İbrahim Üzülmez'li orta saha, Kolombiya karşısında bir panik yaşamadı. Ama oyun disiplinin kaybolmasından kaynaklanan zaaflardan dolayı, zaman zaman rakibe pozisyon verdi... Bu bölgede emanet gibi duran tek isim İbrahim Üzülmez... Umarım zaman onu da değiştirir. Genelde savunmamız, oyun kurgusumuz, tempo ve mücadele gücümüz güzeldi... Bundan geriye ne kaldı, gol atmak!.. Onu da maçın başında Beşiktaş'ın kalecisi Cordoba'nın degaj hatasından kazandığı topta, Tuncay yaptı... Vuruşu harikaydı... Kolombiyalılar bile ayakta alkışladı. Daha fazlasını eğer kaleden dönen topa Gökdeniz biraz soğukkanlı ve kontrollü vurabilmiş olsa, ilk yarıda atabilirdik... Olmadı, Şenol hocanın değişiklikleri skoru kurtarmaya yetti. Selçuk ve Okan'ın oyuna girmesiyle maç da, skor da değişti. Hakkımız olan üçüncülük unvanını eldek ettik. Özetle... İyi bir yoldayız!.. Ama unutmayın, iyinin iyisi var... Daha iyinin en iyisi var... Türkiye, en iyisi neden olmasın?
