Sancılı değişim!..

F.Bahçe radikal bir değişim yaşıyor. Yeniler; Ziegler, Emre ve Webo!.. ''Ne verir?'' diye dudak bükmeyin; yenilik sadece isimlerde değil. Akılcı bir oyun ortaya koyan Sivassspor önünde, özellikle ilk yarıdaki F.Bahçe'nin skoruna bakıp da ''Olmadı sil baştan'' deme aceleciliğine de düşmeyin!.. Çünkü, bu değişim sancılı da olsa F.Bahçe için çok önemli veriler sunuyor. Öyle ki savunma, orta saha ve forvet; üç bölgeyi birden etkileyen esaslı ve heyecanlı bir farklılaşma bu. Ancak rica ediyorum, ''F.Bahçe'ye ne faydası oldu?'' diye bir soru yöneltmeyin. Çünkü; böyle bir değişimin fayda ve zararını bir maçta ölçmek mümkün değil. Hele; Enaramo'nun golünde - o topu alıp, dönüp, düzelttikten sonra şöyle birkaç saniye düşünerek 'deneme' mahiyetindeki - vuruşuna izin veren Bekir ile kaleye buyur eden Volkan'ın ikramından sonra bu ölçümü yapmak hiç gerçekçi olmaz. Çünkü takım oyunu başka, bireysel hata başka. Dahası; Sow'un tamamen kişisel gayretiyle aldığı penaltıyı direğe nişanlayan Kuyt ve sonrasında arka direkte topu kafayla auta gönderen Webo'yu gördükten sonra, değişimin faydası üstüne ahkam kesmek de doğru olmaz. Affedersiniz, Hasan Ali ve Mehmet Topal'ın yoklukları mı, elbette belli oldu. Ancak şu gerçek ki; F.Bahçe'de anlayış, sahadaki düzen, futbolcuların görev alanları hepsini birden değiştiren radikal bir farklılaşma bu. Mesela; 4-2-3-1 şeklindeki sistem, tek forvetli düzenden çift, hatta Cristian ve Kuyt'ın da öne çıkmasıyla 4'lü forvete dönmüş. Oyunu geride kurmayı amaçlayan F.Bahçe'de kontrollü anlayış, yerini topu önde tutmayı hedefleyen ofansif bir heyecana bırakmış. Sonuçta daha çok pozisyon ve heyecan üreten bir F.Bahçe gerçeği var ortada. Sonuç mu? Hocaları Rıza Çalımbay ve Sivasspor'u, akılcı oyunu, adam ve saha paylaşımından dolayı alkışlamak gerek.