Ruslar, Sporting'in yolunu açtı ama Beşiktaş'ın yoluna taş koyamadı. Çünkü Güneş'in Cenk rotasyon tuttu.
Gol!.. Gol!.. Gol!... Bir düşünür der ki; "Yetenek yapabildiğinizdir. Motivasyon yapmanızı sağlayandır. Tavır ise ne kadar iyi yapacağınızı belirler."
Ne kadar doğru bir görüş.
İşte dün gecenin özeti bu görüşte saklıydı.
Eğer Şenol Güneş, "Benim ideal on birim yok, Beşiktaş formasını giyen her futbolcu yıldızdır" mantığından hareketle risk alıp Mario Gomez-Cenk Tosun rotasyonunu yapmamış olsa Beşiktaş dün belki de Avrupa hedefinin bu kadar içinde olamazdı. Zira Skenderbeu'nun son maçtaki Sporting Lizbon galibiyeti Beşiktaş'ın gözünü korkutmuştu.
İsmail'in muhteşem ortası ve "Ben pası aldım gereği neyse yaparım" havasındaki Cenk Tosun o güven ve cesaret dolu enfes kafa golünü yapmamış olsa koca devre Beşiktaş adına boşa geçecekti.
Çünkü Beşiktaş, Arnavut temsilcisi ile adeta gölge boksu yaparak koca bir devreyi idare etti.
Oysa siyah-beyazlıların yapması gereken Sivas maçındaki o pasa dayalı oyunla tempo artırıp, Kerim, Gökhan, Quaresma ve Oğuzhan ile hızlı çıkışlar gerçekleştirerek pozisyon ve goller üretmesi gerekirdi.
Beşiktaş ikinci yarı bu söylediklerimi de ortaya koydu ama bu kez Cenk Tosun son vuruşlarda tutukluk yaptı. Ama yılmadı, ısrarla ikinci golü aradı ve buldu da... Güzel olan da o azimdi.
Kanaatimce, Beşiktaş'ın bu Avrupa'daki en büyük sorunu son vuruş becerisi.
Bence bu bir zaaf, tıpkı rakibe baskı kurmak adına bütün hatlarıyla yüklenip, takım olarak savunmayı unutmaları gibi.
Neyse ki; kaleci Tolga dün de günündeydi de Latifi'ye gol izni vermeyerek, tur umuduna, Cenk kadar katkı sağladı.
MAÇIN ADAMI
Cenk Tosun
KIRILMA ANI
Kaleci Tolga'nın, Latifi'nin vuruşunu kurtarışı