Titre ve kendine dön Aslan!
Her insan hata yapabilir ama mesele hatasını anlayabilmektir. İşte Galatasaray'ın sorunu bu!
Mersin İdman Yurdu beraberliğinden sonra "Bu futbol Atletico'yu yenmeye yetmez" demiştim. Maalesef! Galatasaray'a üç kupa kazandıran Hamza Hamzaoğlu, Arda Turan'ın eski takımı Atletico Madrid karşısında ilk yarı alay konusu oldu.
Sadece o mu alay konusu olan, hayır! Bu ülkenin Avrupa'da kupa kaldıran tek takımı da alay konusu oldu. Yazık!
Tamam, İspanya ile Türk futbolu arasında bir fark var ama o fark böyle bir uçurum olmamalıydı.
Söyleyin nerede Fatih Terim'in bu ligde Real Madrid'e kafa tutan Galatasaray'ı ve nerede dünkü takım?
Diyeceksiniz ki, "Balık ya baştan pişer ya da baştan kokar." Hayır, asıl sorun bu değil; öz güven ve saygı sorunu var bu takımda. Oynayanların hocalarına saygısı yok.
O yüzden Hamzaoğlu'nun taktiği de, maç içindeki Umut gibi hamleleri de havada kalıyor.
Diyeceksiniz ki; Hakan Balta'dan Melo olur mu, olmaz elbette. En azından bu maç için olmaz ama malzeme bu.
Peki sorarım size; Burak, Podolski ve Sneijder'e "Hücum pres" dersi veren Atletico'nun uç adamı Vietto'nun, Griezmann ile nasıl duvar pasına girip, pozisyon ve gol ürettiklerini gördünüz mü?
Bir de Galatasaray'ın kaptanlarına bakın; Selçuk ve Sabri sanki takım arkadaşı değil de karşı karşıya tezgâh açmış iki pazarcı gibi uzak duruyorlar birbirlerinden. Saha içi iletişim şart kaptanlar.
Yeni transfer Denayer tamam ama Carole, Telles'in dublörünün figüranı gibi geldi bana. Gerçek şu ki; Telles ne kadar yetenekliyse Carole o kadar kapasite yoksunu. Ha diyeceksiniz ki, çok çalışıyor, doğru ama ne yapıyor?
Pardon! Süper Lige bakalım biz.
MAÇIN ADAMI
Antoine Griezmann
KIRILMA ANI
Atletico'nun ilk golü