2 x 2 = 4 Bu basit çarpa işlemini çözmek için ille de çok bilinmeyenli denklem mi kurmak gerekir? Evet, G.Saray'ı dün A.Gücü karşısında seyrederken kendi kendime hep bu soruyu sorup durdum. Neden sezon başında kazanan takımın üstünde durdu Fatih hoca? Neden? Aslında hedef büyük, neden ise basitti. Fatih hoca 2 yıllık ayrılıktan sonra döndüğü yuvasında bir büyük olaya daha imza atmak istiyordu. Almaguer, Sarr, Pinto, Felipe ve Christian gibi isimsiz kahramanlarla Şampiyonlar Ligi'nin de kralı olmak istiyordu. Daha doğrusu sarı-kırmızılı camiayı yönetenler, "Ucuz etin yahnisi olmaz" sözünün aksine, Fatih hocanın maharetine sığınıp bir olmazı olur yapmaya çalışıyordu. Bu döngü içerisinde G.Saray lige fırtına gibi girmişti. Yüzde yüz yerli değilse de tıpkı dün geceki gibi ona yakın bir takım sahadaydı. İşte Fatih hoca, yönetimin ucuz yıldızlarına takımda yer açmak adına, kazanan takımın orasıyla burasıyla oynayıp ortaya ucube bir G.Saray çıkarmıştı. Lig, Avrupa ve Türkiye Kupası'ndaki uzun arayışlar sonunda hem G.Saray, hem de Fatih hoca sezon başındaki gerçekle yüz yüze geldi. Cihan ve Berkant dışında tamamen eski G.Saray'ı çağrıştıran takımla dün gelecek adına çok önemli mesajlar verdi. Sarı-kırmızılı takım 4-4-2 sisteminde bir tek falso vermedi. Vedat, Emre, Bülent ve Hakan Ünsal'dan oluşan geri dörtlü bir çelik duvar gibi sağlamdı. Berkant, Cihan, Ümit Davala ve Hasan Şaş'dan kurulu orta saha ise hem A.Gücü'nün oyun kurmasına izin vermedi, hem de hücuma ciddi destekler sağladı. Bilhassa Ümit Davala sağ kulvardaki uzun arayışların sonunda yıpranıp futbolu unutma noktasına gelmişti ama dün gece gördük ki, o aynı Ümit Davala ön liberoda hiç tartışmasız Batista'dan daha iyiydi. Ya Berkant? O da ilk defa kusursuz oynadı. Hele kombine ataklarda Cihan'la yaptığı duvar pasları lokum gibi nefisti. İleride Arif - Ümit Karan ikilisi ise ne kadar uyumlu bir çift olduklarını sadece Fatih hocaya değil, dün geceki maçı seyreden herkese kabul ettirdi. Özetle G.Saray dün ilk defa güven veren bir kurgu içerisindeydi. Eksiği mi? Elbette vardı. Bir kere oyunun temposu yavaştı. Bu yüzden ortadan rakip alana geçmekte ağır kaldı ve golle sonuçlanması gereken birçok pozisyon A.Gücü savunması tarafından etkisiz hale getirildi. Bu oyuncuların biraz daha güven, çabukluk ve tempo kazandıklarını düşünün. İşte o zaman o eski özlenen G.Saray yeniden sahne alır. Ümit Karan'ın golü skor adına dün herşeyi özetledi. Ankaragücü ne kadar dirençli bir takım olursa olsun bu tür tek raundluk maçlarda gole gidemeyince tur yerine turist olmak zorunda, nitekim öyle de oldu. Ümit Karan'ın golü için ofsayt diyenlere bir sözüm var. Lütfen topun Arif'le buluştuğu ana bir dönün bakın, ofsayt mı, değil mi siz karar verin. Bu kadar ucuz pozisyonları tartışıp mide bulandırmayın.