Herr daim Daum... mu?

Beşiktaş, F.Bahçe'ye kaptırdığı şampiyonluğun sebebini hâlâ 5 kırmızı kartlı Samsunspor maçında araya dursun, Kanarya aldı başını gidiyor. Sarı-lacivertlilerin son iki sezonda lige vurduğu mührü herkes ayakta alkışlıyor. Buraya kadar sözüm yok, başarıyı ben de alkışlarım. Ancak başarının tek mimarı, Avrupa'da "fos" çıkan Daum gösteriliyor ya da Alman hoca "Ben var ya ben" edasıyla dolaşmıyor mu, bu beni kahrediyor. Para sende, pul sende... Nefes almadan destekleyen taraftar sende.. Varlar saymakla bitmez... Eeee?... Bir de öte yanına bakalım madalyonun, F.Bahçe'nin olmazsa olmazı G.Saray'a. "Dert bende, derman nerde" diye inleyen Aslan, boynunu Gerets'e teslim etti. Para yok, pul yok. Ne tribünde, ne yönetimde, ne camiada bir bütünlük söz konusu. Futbolcuyu oynatsan suç, oynatmasan daha büyük suç... Saymakla bitmeyecek kadar sıkıntıya rağmen, tüm silahlarını kuşanmış rakibinin sadece 4 puan arkasındaysa. Olumsuzluklara inat bir mücadele veriyorsa, alkışlanmalıdır Gerets ve tabii ki oyuncuları. F.Bahçeli oyunculara lâfım yok, lâkin Alman hocanın alkışlanacak bir yanını göremiyorum bu şartlarda. "Yanılıyorsun" diyen beri gelsin!. ------ Okumak gerek Önceki gün bir mail aldım. Bizit Yayıncılık'tan gönderilmiş. "Bir Portekiz Yapımı" isimli kitabın tanıtımı... Tanıtıma baktım ve kitabı almak için sabahı zor ettim. Portekiz medyasının tanınmış isimlerinden Luis Lourenço'nun imzasını taşıyan kitap, yazarın çocukluk arkadaşı Jose Mourinho'nun hayatını anlatıyor. Mourinho'nun "Savaşa sadece güvendiğim adamlarla giderim" deyişiyle süslenen kitabın kapağı, içeriğiyle ilgili yeterli bilgiyi veriyor. Başta teknik adamlar olmak üzere tüm futbolseverlerin okuması gerektiğini düşünüyorum. ------ Lahana turşusu Futbol Federasyonu seçimlerine doğru geri sayım sürerken, başkan adayları da planlarını açıklamaya başladı. Bana göre ortalıkta dolaşan tüm isimler ve dedikodular arasındaki en ilginç ikili Mehmet Ali Yılmaz - Haluk Ulusoy çifti. Biri Bakanlık, diğeri de Futbol Federasyonu Başkanlığı koltuğunda oturmuş bu isimlerin ortak özelliği hemşehri olmaları. Mehmet Ali Yılmaz, futbolu özerkliğe kavuşturan isim, Haluk Ulusoy ise dünya üçüncüsü olan Milli Takım'ın patronu sıfatını taşıyor. Öyleler ya da değiller. Konumuz bu değil. Yılmaz diyor ki, "Eğer seçilirsem, Fatih Terim'in görevine son vereceğim. O misyonunu tamamladı.." Ulusoy da Mustafa Denizli'ye hazır ol talimatı yollamış. Görünen o ki, bu ikiliden birisi koltuğa oturursa, Terim - Denizli değişikliği söz konusu. E peki adama sormazlar mı, "Terim'i misyonunu tamamladı diye göndereceksin de Denizli'yi ne diye getireceksin?" ------ Karanlıktan aydınlığa Le Mans, Fransa Ligi'nde sezona iyi bir başlangıç yaptı. Gerçi son haftalarda biraz bocaladılar ama... Bu takımın teknik direktörü Frederic Hantz'ın maç öncesi uyguladığı sistem ilgi çekici. 36 yaşındaki teknik adam, oyuncularını havaya sokmak için karanlıkta toplantı yapıyormuş. Takımın başarısını bu duruma bağlayan Hantz, "Maç öncesi söyleyeceklerimi dinlerken oyuncularımın tek bir noktaya odaklanmasını istiyorum" diyor ve ekliyor, "Bu seviyede mücadele eden futbolcular için psikolojik faktörler çok önemli..." ------ Kimler geldi, kimler geçti * Kazakistan: Sergey Timofeyev gitti. Arno Pijpers geldi. * Köln: Uwe Rapolder gitti. Hanspeter Latour geldi. * NAC Breda: Ton Loklof gitti. Hoca aranıyor. * Aydın: Göksel Özdemir gitti. Yaşar Elmas geldi. * Yalova: Erdoğan Bahçekoz gitti. Yalçın Önem geldi. * A.Demir: Orhan Uçak gitti. Müjdat Karanfilci aday. * Zonguldak: Armağan Turhan gitti. Geri geldi. ------ Hayırlı olsun hocam - Trabzonspor, Boluspor, Sakaryaspor, Milli Takım, tekrar Trabzonspor derken Şenol Güneş soluğu İran'da aldı. İran 1. Lig takımlarından Persepolis ile anlaşan Güneş hocaya başarılar diliyoruz. - Pazartesi günü 53. yaş gününü kutlayan Antalyaspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural'a sağlıklı, başarılı uzun ömürler diliyoruz.