Onlar millî olan her şeye 'Fransızlar!'

Birileri Millî Eğitim Bakanı'na niye bilendi yine?

 

O birileri kim? Bunların derdi ne?

 

Bizim müstemleke bir devlet olduğumuzu zanneden, bir türlü millî kimliğiyle barışamayan, vatan, millet, din, bayrak konularına bigâne olan malum tayfa! Bugünlerde de her biri bir Fransa vatandaşı gibi, Fransız okulları üzerinden toplaşıp değişik mecralardan Millî Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’i âdeta eleştiri yağmuruna tutuyorlar.  

 

Ülkemizdeki Fransız okullarının müfredat karşıtı eğitimde ısrar etmelerini, MEB’in kurallarını ve yönetmeliklerini uygulamamalarını, MEB müfettişlerinin teftişlerine izin vermemelerini ve en önemlisi de okul bünyesinde eğitim gören Türk çocuklarına Fransız demelerini ve Türk öğrencimiz yok diyerek devleti yanıltmalarını Sayın Bakan sineye mi çekecekti?

 

Bir yabancı okul düşününüz ki millî ve bağımsız bir devletin sınırları içinde eğitim faaliyeti yürütecek, okul kontenjanının ezici çoğunluğu Türk olacak lakin o ülkenin müfredatını tanımayacak, uygulamayacak! Böyle bir şeyi biz gidip Fransa’da yapabilir miyiz? Mesela Fransa devleti buna izin verir mi?

 

MEB tarihinde ilk defa müstemleke mantığını yerle bir eden bir Bakan, bunların farkına vardı. Müstemleke çarkına çomak soktu. Türk çocuklarını alıp zihinlerini ülkelerine karşı 'Fransızlaştıran' bu okulları ve benzerlerini mevzuata uymaları konusunda son kez uyardı ve şöyle dedi:

 

“Bu okullar, normal şartlarda mevzuatımızda yeri olmayan okullar. Dolayısıyla mevzuat içerisine girerlerse eğitim öğretime devam edecekler, girmezlerse yok hükmündeler zaten. Yasal mevzuatımız var. Uluslararası anlaşmalar var. Biz bu okulların hukuki statüye ulaşmasını istiyoruz. Kurallara uymayan Fransız okullarına işlem yapılacak."

 

Bakan Yusuf Tekin, bu kadar yapıcı ve açık konuştuğu hâlde bu okul lobileri boş durmuyor! Bakan Tekin’e karşı yürütülen bu ittifak aslında bir yerlerden kontrol ediliyor. Bakan Yusuf Tekin, bu konuda uyarı açıklaması yaptığında da yerli iş birlikçiler Bakan Tekin’e karşı aynı ağzı kullanmaya başladılar. Düşünebiliyor musunuz, o ülkemize, değerlerimize, bağımsızlığımıza, millî seciyemize Fransız (bigâne) kalan yerli mankurtlar Fransa adına konuşuyor, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i laiklik elden gidiyor diye eleştiriyorlar. Daha doğrusu yırtınıyorlar!..

 

Belli bir kesim çocuklarını bu okullara gönderiyor ve bununla gurur duyuyor. Öyle ya çocukları Batı medeniyeti(!) üzerinden eğitim alacaktır. Ama millî kimliğini inkâr eden bu kesimin gözden kaçırdığı bir husus var. O yabancı diplomanın bu ülkede hiçbir manası yok, olabilmesi için tanınması, denklik verilmesi gerekiyor. Ancak o çocukların MEB sisteminde görünmesi, diplomalarının tanınması için bu okulların MEB ile iş birliği yapması şart lakin bu iş birliğine yanaşmıyorlar! 

 

Bir ülke düşününüz ki yabancı okullarda eğitim gören, vatandaşı olan bazı öğrencilerinin kaydı kendisinde yok! Böyle bir şey olabilir mi? Bu vahim tablo asla kabul edilemez. O ülke kendi vatandaşını yabancı bir ülkenin insafına, tedrisine, talim ve terbiyesine terk edebilir mi? Edemez, etmemeli ve etmiyor…

 

Bu çocuklar hangi müfredattan geçtiyse odur!

 

Burada hemen soralım: Millî müfredatla eğitim görmemiş, Fransa müfredatıyla eğitim almış, kendi kültürünü, tarihini ve edebiyatını bilmeyen Türk vatandaşı olan o öğrenci ne olacak? Bu tayfa bu gerçeğe de bigâne yani 'Fransız!'

 

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nde eğitimle ilgili her hususun yolu MEB’den geçer!

 

Millî Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’i bu asil ve millî duruşundan dolayı destekliyor, tebrik ediyor ve alkışlıyoruz.