Ortalık fena karıştı.
Herkes birbirini suçluyor, birbirinden kuşkulanıyor. Gerçekten Suriye’de muhaliflerin ani çıkışı, ortalığı toz dumana katarak bazı şehirleri tek tek ele geçirip rejim askerlerini ve YPG unsurlarını bertaraf edişi bütün dünyayı şaşkına uğrattı.
Açıkçası Suriye halkının hayrına görünen bu askerî başarı umarız ki inkıtaa uğramaz. Böyle bir durum eskisinden de kötü bir tablonun yaşanmasına zemin hazırlayabilir. Bu operasyonu planlayanların bir sonraki adımının ne olacağını şimdiden kestirmek güç.
Suriye’nin toprak bütünlüğü uzun yıllardır pek çok devletin denetiminde bulunuyor. Özellikle Rusya ve ABD ülkede son sözü biz söyleriz havasında hareket ettiler ve etmeye devam ediyorlar.
Rusya, İran ile hareket ediyor! ABD, İsrail ve YPG ile! Kimi Arap ülkeleri de var… Yani bütün dünya Suriye’de. Adı geçen ülkeler tabiri caizse uzun yıllardır leş kargası misali ülkenin toprakları üzerinde tahakküm kurmuş durumdalar. Ülkenin her türlü zenginliğini kaçırıyor, el koyuyor ve ülke halkının geleceğini ve menfaatini düşünmüyorlar bile. Katil Esad, hâlâ kış uykusunda ve ilgili ülkelerce zaten ele geçirilmiş!
Suriye halkının güvenliği ve sükûnu için tavır koyan tek iyi niyetli ülke Türkiye. Zaten milyonlarca Suriye vatandaşının ülkemizde bulunması bile bunun en somut delili. ABD, Rusya, İran, İsrail, Suud ve hatta Çin… Türkiye dâhil neredeyse bütün ülkeler şimdilik meseleye itidalli yaklaşıyor.
Peki şimdi ne olacak?
Rusya muhaliflere karşı menfi duruş gösteriyor. Rus basınında çok ilginç yorumlar var. Mesela ABD ve Rusya’nın bu konuda görüştüğü yazılıyor. Ancak ayrıntı sır gibi saklanıyor.
Ünlü oryantalist ve siyaset bilimci Oleg Gushchin, Tsargrad TV’ye verdiği mülakatta olayın büyük ihtimalle Vehhabi Suudlar tarafından finanse edildiğini söylüyor ve bakınız ne diyor:
“Onlara kim sponsor oluyor? Doğrudan sponsorluk yapmayabilirler ama Amerikalılar tarafından destekleniyor olabilirler. İkincisi, Vehhabilerin Arap dünyasında yeterince destekçisi var. Suudi Arabistan'da kraliyet ailesine mensup olmayan pek çok zengin insan var. Ve Vehhabilik fikrini savunuyorlar. Açıkça konuşursak, Suudi Arabistan'ın kendisi bir Vehhabi devletidir.”
Bu görüş mümkün olabilir mi? Olabilir. Ancak olmayabilir de… Dünya hâlâ faili arıyor! Siyaset Bilimci Gushchin, daha pek çok ihtimal üzerinde duruyor ve sözü sonunda Türkiye’ye de getiriyor ve Türkiye’den de kuşku duyduğunu söylüyor ve ardından böyle bir şey olduğu takdirde Türkiye ile Rusya ilişkilerinin bozulacağından bahsediyor!
Burada ilginç olan nedir biliyor musunuz? Sanki Suriye, Rusya’nın topraklarıymış da üzerinde hak iddia ediyorlar! Gerçekten de çok ilginç ve şaşırtıcı! Buradan yazara sormak isterim: “Türkiye’deki milyonlarca Suriyeli hakkında da Rusya’nın bir yorum yapmasını bekleriz doğrusu. Mesela Moskova milyonlarca Suriyeliyi davet edip ülkenizde ağırlayabilir mi Sayın Gushchin?”
Ve oryantalist Gushchin şu ifadelerle iyice şaşırtıyor:
“Erdoğan akıllı bir adamdır. O bizim dostumuz değil ama ortağımızdır ve böyle bir küstahlığa izin vermeyecektir, çünkü bu doğal olarak ilişkilerin bozulması anlamına gelecektir..."
Açıkçası Orta Doğu’yu çok karmaşık günler bekliyor. Ancak gönül istiyor ki Suriye halkı ülke üzerindeki egemenlik hakkını geri alsın. Suriye’de kendine muhalif diyen ve bu haklı kalkışmada topraklarını geri almaya çalışanlar da inşallah halis düşüncelerini sonuna kadar muhafaza ederler.
Ümit ediyoruz ki bölgedeki ateş söner ve Suriye halkı eski günlerine döner.
Lakin deneyimlerimiz böyle fısıldamasa da bekleyip göreceğiz...
Meryem Aybike Sinan'ın önceki yazıları...