Artık yeter!
Suriye’yi özgürlüğüne kavuşturarak tarihî zafer elde eden Türkiye’nin şimdi ana hedefi YPG/PYD’li teröristleri; Kobani, Tel Abyad, Resulayn, Amuda, Malikiye, Kamışlı, Menbiç, Şaddadi ve Hasiçi bölgelerinden temizlemek. PKK’nın 15 Ağustos 1984 akşamı saat 21.30'da Siirt'in Eruh ve Hakkâri'nin Şemdinli ilçesinde katliamlarına başladığı saldırıların üzerinden 40 yıl geçti. Hain saldırılarda başta güvenlik güçleri olmak üzere aralarında bebek, çocuk ve kadınların da bulunduğu 20 bini aşkın vatandaşımız hayatını yitirdi, on binlerce kişi yaralandı. Satılmış katiller, uyuşturucu ticareti, kaçakçılık ve Türkiye düşmanı ülkelerden her yıl aldığı 5 milyar dolarlık destekle varlığını sürdürüyor. Amerika Kuzey Suriye’de YPG/PYD/SDG’nin varlığını güçlendirmesi için 60 milyar dolar harcadı. 22 bin tır dolusu silah verdi. Canileri eğitti, başımıza bela etti.
Sorduğunuzda biz DEAŞ’a karşı önlem aldık, diyorlar. Oysa DEAŞ’ı Obama kurdu. ABD bütün dünya ülkelerindeki problemli insanları, delileri, canavar ruhlu yaratıkları toplayıp örgüt hâline getirdi, dünyanın başına bela etti. Sonra da biz bu örgütle mücadele ediyoruz diyerek PKK’yı beslediler. Asıl amaçları Türkiye’nin gelişimini engellemek, vatandaşı huzursuz etmek, ekonomiye darbe vurmaktı. 40 yıl boyunca terörle mücadele için tam 400 milyar dolar harcamak zorunda bırakıldık. Sadece 2025 yılında millî savunma bütçesinden 26 milyar dolar ayrıldı... Düşünebiliyor musunuz, bu kadar büyük bir kaynak ülke ekonomisi için harcansaydı ne olurdu? Türkiye Almanya’yı sollamıştı...
Artık bıçak kemiğe dayandı. ABD merkezli Global Firepower, Türkiye’nin dünyanın en güçlü 9’uncu ordusuna sahip ülke olduğunu açıkladı. Yurt içinde ve sınırımızda terör tehdidi görmek istemiyoruz. PKK’nın en büyük koruyucusu Amerika’ya rest çektik. Teröristler ya silah bırakacak, ya da gömülecek, dedik. Pentagon korktu. Bize “YPG’liler Suriye millî ordusuna katılsın, DEAŞ’a karşı mücadele etsin” diye komik bir teklifte bulundu. Bu teklifi elimizin tersiyle ittik.
ABD son derece kararlı tutumumuz karşısında mutlaka tavır değiştirecek, teröristlere arka çıkmaktan vazgeçecek. Zaten Trump "Suriye’de işimiz yok” diyerek son noktayı koydu...
Gazze’de 50 bin masum insanı katleden İsrail’e bomba-füze-silah yağdıran Amerika afet üzerine afet yaşıyor. Milton kasırgası ve Los Angeles yangınları dolayısıyla 300 milyar dolarlık kayba uğradı. Kaliforniya kül oldu. 10 bin lüks villa yandı. Oturup da hiç düşünmüyorlar. Bu felaketler başımıza niye geldi diye? Zulüm asla payidar olmaz!
Altyapısı çöken ABD’nin PKK’yı düşünecek hâli kalmadı. Ya 2 bin askerini geri çekecek ya da kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Suriye’de YPG/PYD’nin bitirilmesi Kandil’in de sonu olacak...
Artık yeter! 85 milyon 2025’in terörsüz, enflasyonsuz, Cumhur İttifakı'nın şahlandığı yıl olacağına bütün kalbiyle inanıyor.
Necmettin Batırel'in önceki yazıları...