>> Türkiye'nin önemli bir problemi de işte burada... FENER'İN İPTAL EDİLEN GOLÜ... Toroğlu: Doğru karar... Çakar: Yanlış karar. Yavuz: Gol verse daha iyi olurdu. Tokat: Gol verilmeliydi. Tatlı: İptal doğru. Boşat: Karar doğru. BELEDİYE'NİN İKİNCİ GOLÜ... Toroğlu: Ofsayt yok. Çakar: Hizada. Yavuz: Temiz gol. Tokat: Ofsayt. Tatlı: Gol nizami. Boşat: Ofsayt değil. ALEX'E KIRMIZI KART... Toroğlu: Hakem net biçimde haklı. Çakar: Tartışılır. Yavuz: Rakibin de ayağı var, ama doğru karar. Tokat: Alex'in teması sakatlayıcı değil, kırmızı kart hatalıydı. Tatlı: Alex atılmalıydı, atıldı. Boşat: Karar doğru ama hakemin de payı var. Beş "uzman", farklı sesler.. Hakem ne yapsın? >> Çok yakında televizyon haberlerinde ve gazete manşetlerinde şunları duyup okuyacaksınız: "Galatasaray Ozan İpek'in işini bitirdi", "Fenerbahçe'nin Sercan Yıldırım aşkı yeniden depreşti", >> Beşiktaş Volkan Şen ile prensipte anlaştı." Burada dikkatli olması gereken siz değilsiniz, Bursaspor... Çünkü siz zaten bu tip haberlere çok alışıksınız! >> Dağ başına gömülen milyon dolarların üzerine tüy olarak dikilen Olimpiyat Stadı'nı fonksiyonel hale getirmek spor teşkilatının bir numaralı meselesi olmalıdır. Eskiden tamamen çürümeye terk edilmişken, şimdi İstanbul Belediyespor'un on beş günde bir maç yapması bir kazanç... Ama yetmez. Milli maçlar, kupa finalleri de burada oynanmalı... Ama onlar da ayda yılda bir... Benim ekstra teklifim şudur: Resmi bayramlar Olimpiyat Stadı'nda kutlansın. Hem Vatan Caddesi trafiğe kapatılmaz, hem kapalı ama geniş bir mekanda çok daha güzel aktiviteler yapılabilir, hem geçit resimleri ve konuşmalar sabit seyirciye daha iyi ulaşır.