> Yıldız futbolcuya dayak atmak serbest mi? “Durdurun da nasıl durdurursanız durdurun” taktiği mi bu? Her maçta aynı manzara… Gedson Fernandes’in resmen dövülmesinden bahsediyorum. Sadece topunu oynamaya çalışan bir adama acımasız fauller yapılıyor ve hakemler rakibi ikaz bile etmiyor.
> Teknik ayaklara sahip Chamberlain - Amir - Fernandes üçlüsü orta sahayı dans pistine çeviriyor, Beşiktaş’ın futboluna ekstra kalite katıyor.
> Sahanın her yerinde basan Sivasspor’un “saldırgan” futbolu golü geciktirse de bu sezonun klasiğini izledik yine… Amir ortaladı, Omar kafayı vurdu, gol.
> Asiste soyunan Aboubakar’ın pasında Rashica ustaca topun altına girdi ve Beşiktaş ilk yarıda skoru buldu.
> Muleka her şeyi yapıyor, gol hariç... İyi niyetle sahanın her yerine koşuyor ama… Rosier de öyle; iyi niyetli, çalışkan ama bir türlü son hareketi yapamıyor; ya topu kaptırıyor ya auta atıyor. Ghezzal’ın dört buçuk ay sonra sahalara dönmesi önemli… Necip’in profesyonelliğine alkış...
> En rahat maçlarından birini oynayan Mert Günok’un “soğuk kalmasına” rağmen, son dakikalarda Barrow’un karşı karşıya pozisyonuna set çekmesi dikkate değer…
> Sivasspor’un etkili adamı Emrah Başsan’ın olmayışı, formda adamı Rodrigues’in 14. dakikada sakatlanıp çıkması şansızlık… Servet Çetin’in futbol arenasına kazandırmaya çalıştığı 17 yaşındaki Yunus Emre’nin önüne gelene dalması, onun yükselmesine ne kadar etki edecek, göreceğiz.
MAÇIN ADAMI: Gedson Fernandes