Immm şey bayramınız kutlu olsun! 

A -
A +

Klişe bir giriş yapmak istemem ama 'nerede o eski bayramlar?' bence yoklar... Efenim bendeniz de bayramda çalışanlardanım, ama aynı zamanda bayram ruhunu da yaşatmaya çalışanlardanım :) 

 

Kendi çevremden pay biçerek yazıyorum, hiçbir şey eskisi gibi değil. Malum insanlar ailece çalışıp geçinmeye çalışıyor, kendilerine ayırdıkları zaman dilimi çok kısıtlı. Çoğu zaman eşlerin izin günleri bile uymuyor. Hâliyle bayram tatilleri de ufak bir mola niyetine şehirden kaçışa sürüklüyor. Eminim iyi de geliyordur amaaa evde kalsak ya! 'İnsana insan lazım' derdi rahmetli anneannem, bunu 30'lu yaşların ortasında anlamaya başladım.

 

Annemlerin evi bayram gününde düğün evi gibi olur, babaannemle birlikte yaşadığı için gelenimiz gidenimiz hiç bitmez. Yaptığımız ikramların ilk günden bittiği, misafirlere çaktırmadan mutfakta hunharca çalıştığımız vakitleri bilirim. Bildiğim bir şey daha var onların bu havayı sürdürdüğü son nesil olmaları... 

 

Onlarca kuzenim var, yaşlarımız da çok yakın. Hepimiz çoluk çocuk derken kendi hâlimizde yaşayıp gidiyoruz. Kimse kimsenin kapısını çalmıyor. Çocukların büyüdüğünü bile Instagram paylaşımlarından görüyoruz.

 

Bu bayramda ilk günden annemleri ziyarete gittim, ev yine dolup taşıyor. Kuzenlerimin birçoğu ile denk geldim nasıl mutluyum... Yavrularımızı koyduk bir odaya verdik baş başa, başladık eski bayramlarımızı anmaya. 

 

Saçına sim sürmeyen mi dersin, mavi kotun altına kırmızı kundura giymeyen mi? Çocuksun, bayram senin için şeker toplamaktan ibaret. Toplaşırdık başlardık binaları gezmeye her kapıyı farklı birimiz çalardı. Her kapıda da kısık sesle utana sıkıla 'ımmm şey bayramınız mübarek olsun' der çaktırmadan şeker mi çikolata mı uzatacaklar diye bakardı. Kapı kapandıktan sonra da "ımmm ne şey ne?" diye birbirimizle dalga geçerdik. Özel günler, güzel anlardı... 

 

BEN BU RUHU YAŞATACAĞIM

 

Kimsenin kapımı çalmayacağını biliyorum ama çocuklarıma örnek olmak adına bayramdan önceki gün ikisine de görev verip bayram temizliği yaptırdım. Sonra onları pazara götürdüm, Tokat yaprağı bulduğum gibi aldım, yufka, bayram şekeri derken alışverişimiz planladığımızdan uzun sürdü sonra evin yolunu tuttuk. Bir güzel yıkadım, her gün uyumamak adına kırk takla atan evlatlarım hemen bayram olsun diye erkenden uyudular. Sabah oldu, erkenden uyandılar ben de çalışıyorum. Başımın etini yiyorlar 'anne bugün bayram, ne zaman kapatacaksın bilgisayarı, işin bitmedi mi, hadi' diye. Duvardaki saatini gösterip "12'yi bekleyin" dedim. Nasıl heyecanlılar, şansımız mahallemizde eski kültürün hâlâ sürdürülüyor olması. İnanın o gün mesaim bitene kadar 7 kere kapımız çaldı, çocuklar şeker topladı. 

 

Bizimkiler durur mu? Çıkmak istediler tabii. İkisi de giyinmiş kapıyı zorluyor "bırak gidelim" diye. Hevesleri kırılmasın istedim sadece bizim binayı ziyaret etmelerini istedim. Şanslarına binada kimse yoktu, üzülerek döndüler...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.