Orkun Kökçü: Medya ve takım taraftarlığı kullanmadan alnımın teriyle geldim

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Orkun Kökçü: Medya ve takım taraftarlığı kullanmadan alnımın teriyle geldim

Spor Haberleri  / Türkiye Gazetesi

A Milli Takım’ın yıldız oyuncusu Orkun Kökçü ile kampta bir araya geldik. Portekiz ile oynanacak maçı değerlendiren Kökçü, kariyerine dair merak edilenleri cevapladı.

ÖZEL RÖPORTAJ | FERHAT KIZILTAŞ - A Millî Takım’ın yıldızlarından Orkun Kökçü, Portekiz maçı öncesinde Turkiyegazetesi.com.tr'ye önemli açıklamalarda bulundu. Futbol hayatını Benfica’da sürdüren Orkun “Takım arkadaşlarım Antonio ve Joao Neves’e, ‘Yoluma çıkma, yoksa bozuşuruz’ diye takılmıştım. Gürcistan maçındaki oyun ve sonuç bizim için sürpriz değil. Kalitemizin farkındayız” dedi.

"MAÇI İPLE ÇEKİYORUM"

>> Benfica’dan takım arkadaşların Antonio ve Joao Neves ile rakip olacaksınız. Turnuva öncesi takım arkadaşlarınla maç özelinde konuşma fırsatı buldun mu? 

Şu an kampımızdayız ve tamamen maçlar ile turnuvaya konsantreyiz. Tabii ki daha önce konuşmuştuk. Buraya geldiğimizden beri bu konu hakkında konuşmadık. Ancak şakalaşma anlamında diyaloglarımız da oldu. ‘Benim yoluma çıkma yoksa bozuşuruz’ şeklinde Joao’ya takıldım. Maçı iple çekiyorum. 

>> Gürcistan karşısında oynanan futbol Avrupa’da birçok otoriteyi şaşırttı. Hücumdaki oyuncuların özgürce hareket ettiklerini gördük, baskılı bir oyun vardı. Senin bu konudaki düşüncelerin neler?

Biz bu sonuca şaşırmadık açıkçası. Çünkü takım olarak kalitemizi biliyoruz. Belki medyada farklı görüşler olabilir ama biz oyuncular olarak burada kalitemizin hangi seviyede olduğunun farkındayız. Burada aile gibiyiz. Kaptanımız Hakan Çalhanoğlu olsun, Arda Güler olsun, kendi alanlarında çok yetenekli oyuncular. Belki de mevkiilerinin en iyi oyuncuları arasında yer alıyorlar. Sahada iyi işler yapıyoruz, iyi performans sergiliyoruz. Çok daha iyisini de yapabileceğimizi biliyoruz. İstatistiklere baktığımız zaman ilk hafta maçlarında en çok şut atan takımız. Aynı zamanda topa en çok sahip olan takımız. Bu istatistikler bizim özelimizde belli şeyleri gösteriyordur diye düşünüyorum.

"KONSANTRASYON KAYBI YAŞADIĞIMIZ BİR DÖNEM OLDU"

>> Takım savunması açısından Gürcistan maçında orta sahada biraz kolay geçildiğimiz görüldü. Bu konu için neler düşünüyorsun?

Maç içinde bazı zamanlarda kolay geçtiklerini düşünüyorum ama normalde yüksek baskı ile başlayınca insan da yorulabiliyor tabii ki. Yaklaşık 30 dakika yüksek baskı yaptık. Kenan’ın attığı ve sayılmayan ikinci golden sonra biraz düştüğümüzü söylemek mümkün. Konsantrasyon kaybı yaşadığımız bir dönem oldu. Bunu ekip halinde önceki idmanlarda inceledik ve analizlerini yaptık. Gelecek maçlarda benzer bir durum yaşamayacağımızı düşünüyorum.

>> Her oyuncunun her teknik adamla oyun tarzı uyuşmayabiliyor. Bu sezon Benfica’da benzer bir durum yaşamıştın. Vincenzo Montella ile çalışıyor olmak seni biraz daha rahatlatıyor diyebilir miyiz?

Benfica’da oynadığımız oyun sistemi ile Montella hocamızın oyun sistemi hemen hemen aynı diyebiliriz. Daha çok 4-4-2 gibi gözüküyor kağıt üzerinde. Topa sahipken ben daha çok iç forvet, ikinci bir forvet gibi görev alıyorum aslında. Benfica’da da durum böyle. Benfica’da bu sisteme alıştım. Son haftalarda da iyi performanslar çıkarttığımı düşünüyorum.

A Milli Takım’a geldikten sonra da o sistemde oynadım 2-3 hafta kadar. O açıdan geçiş süreci beni çok zorlamadı. Yine de sezon içinde birkaç maç kaçırdım tabii ki belli sebeplerden ötürü. İlk başlarda o maç eksiğini hissetmiştim ama şimdi Polonya ve Gürcistan karşısında 90 dakika sahada kalınca performansımı yükselttiğimi ve tempo bulduğumu hissetmeye başladım. Bana çok iyi geldi. Portekiz karşısında daha da iyi bir oyun çıkartmaya çalışacağım, bunun için hazırım.

>> Hakan Çalhanoğlu 6 numara oynamasına rağmen, seninle beraber sahada olduğunda eleştiriler oluyor. Neler söylemek istersin?

Orta saha diye basına çıkıyor ama aslında benim rolüme ikinci forvet gibi bakmak lazım. Hocamızla analizlerimizi ona göre yapıyoruz. 6 senedir üst seviyede futbol oynuyorum, her zaman iyi olsun kötü olsun eleştiri geliyor. Bunlara pek takılmam. Herkes bir şey diyebilir ama insanlara algı oluşturuyorlar. Benim için en önemlisi hocamızın ne istediği, performansımı nasıl bulduğudur. Dışarıdaki faktörler beni etkilemez, o yüzden gönlüm rahat."

Orkun Kökçü: Medya ve takım taraftarlığı kullanmadan alnımın teriyle geldim - 1. Resim

"TÜM STADYUM HEP BERABER TEK YÜREK OLDUK"

Türkiye’de yaşanan birlik havasını ve gurbetçilerin Almanya’daki desteğini yorumlayan Orkun Kökçü, "Bu desteği anlatmak biraz zor olacak. Bu duygu benim için İstiklal Marşı'yla başladı. Tüm stadyum hep beraber tek yürek olduk. İstiklal Marşımız çalmaya başlandığında tüylerim diken diken oldu. Tabii ki galibiyetten sonra da büyük bir sevinç vardı. Taraftarımızla yaşadığımız sevinç çok özel bir duyguydu’’ ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin gruptan çıktığı takdirde Hollanda ile eşleşmesi ihtimali ilgili konuşan ay-yıldızlı futbolcu, "Hollanda Milli Takımı’nda görüştüğüm isimler var. Ben Türk Milli takım için savaşıyorum. Hollanda olsun Fransa olsun, İngiltere olsun benim için tek hedef maçları yenmek.’’ dedi.

"ŞİMDİ İLK HEDEFİMİZ GRUPTAN ÇIKMAK"

Milli Takım’ın EURO 2024’teki iddiasını ne olduğunu sorusunu cevaplayan Kökçü, "Kampta hep beraber konuştuğumuzda biliyoruz ki Almanya'da çok taraftarımız var herkes bize sahip çıkıyor. Maçlarda da gördüğümüz gibi stadyumu dolduruyor ve bize destek veriyor. Bu bizi ekstra motive ediyor. Bizim için turnuvanın anlamını daha da yükseltiyor. 2016 ve 2020’de gruptan çıkamadık. Şimdi ilk hedefimiz gruptan çıkmak. Her maça tek tek bakıyoruz. Gürcistan maçını unuttuk, Portekiz maçına odaklandık" diye konuştu.

Kendisine yapılan eleştirilere takılmadığını belirten milli futbolcu, şu açıklamaları yaptı: "Herkes orta saha olarak düşünüyor ama ben daha çok ikinci forvet gibi oynuyorum. Tabii eleştiriler her zaman var. 6 senedir bu oyunu oynuyorum. 6 senedir her maçtan sonra eleştiriler geliyor. İyi olsun kötü olsun ama buna alışığım. Pek takılmıyorum eleştirilere. Benim için en önemlisi hocamızın ne istediği. Hocamız memnunsa benim gönlüm rahat. Ben de analiz ediyorum maçları. Kötü oynadığımda nasıl bunu yukarı çıkarırım diye.’"

"DÜŞÜNDÜM Kİ GOL KAÇTI AMA BAKTIM KEREM ATMIŞ"

>> EURO 2008’e benzer bir son dakika golü yaşandı. Kerem Aktürkoğlu’nun golü sonrası neler yaşadın? 

Rakip son dakikalarda üst üste kornerler kullandı. Kalecinin çıktığını gördüm ve ben de o gol atmasın diye onu kontrol etmek istedim. O an çünkü kaleci gol atsa çok daha üzücü olurdu. Mert abi topu yumrukladıktan sonra top önüme düştü ve benle Kerem Aktürkoğlu çıktık. Ben topu alır giderim diye düşündüm ve Kerem’i o an görmemiştim. Benim de ayağıma kramp girdi. Ben de düşündüm ki gol kaçtı ama baktım Kerem golü atmış ve Yusuf yanıma gelip sarıldı. Çok güzel bir histi. Heyecanlı bir andı.

>> Arda Güler ve Kenan Yıldız ile kişisel anlamdaki ilişkin hakkında neler söylemek istersin? 

Aslında ben de takımın genç isimlerinden sayılırım. Yaşım çok da ilerde değil. Kenan, Mert Müldür, Ferdi, Arda ve ben aynı gruptanız diye düşünüyorum. Biz genç oyuncular olarak  biraz daha yaşı ilerlemiş oyunculara biraz daha saygımız var. Beraber hareket ediyoruz.  Yenileme antrenmanı, sauna ve buz odasına beraber giriyoruz. Biz 4 haftadır beraberiz ama sanki daha uzun süredir bir aradayız gibi hissediyorum. 

Kenan ve Arda’da 19 yaşında. Bu yaşlarında Avrupa şampiyonasında oynuyorlarsa demek ki özel bir kabiliyetleri var. Genç olduğunuz zaman çok düşünmüyorsunuz ve sadece oynama odaklı görüyorsunuz ama bu isimlerden de ekstra katkı alıyorsunuz. İki isim de gerçekten çok özel yetenek.

"ALNIMIN TERİYLE BURAYA GELDİM"

>> Avrupa’da yetişen Türk oyuncuların zaman zaman eleştirildiğini görüyoruz. Bunun sebebi nedir? Özellikle bizim halkımızın futbola bakışı ile sizin öğrendiğiniz arasında fark var mı? 

Baya fark gibi görünüyor. Bizim halkımız hep sıcakkanlı ve her şeye heyecanlı bakıyor. Bu normal. Bu faktörler de etkiliyor. Ben de görüyorum. Türkiye’de yetişip Avrupa’ya gitmiş bir oyuncu kötü oynasa da destek görüyor. Ben şahsen medyayı ve takım taraftarlığını kullanmadan alnımın teriyle buraya geldim. Şahsen bu noktada içim rahat. İsteyen herkes dilediğini söyleyebilir. Benim için sıkıntı yok. Ben kendim de yaşıyorum. Türkiye’den yetişip, kulüpten çıktığın zaman daha fazla destek görebiliyorsun. Avrupa’ya giden oyunculara daha fazla destek olunuyor. 

Kaptanımız Hakan Çalhanoğlu’nun da buna benzer bir açıklaması oldu. İlk okuduğum an ona yüzde 100 hak verdim. Bunlar var ama bize tek şey kalıyor. Maçları kazanıp, en iyi performansı göstermek...

Ben hiç bir zaman Hollanda yerine Türk milli takımını seçtiğim için pişmanlık duymadım. Ben hep küçükken Türkiye için oynamayı hayal ederdim. EURO 2008’i çok iyi hatırlıyorum. Nihat Kahveci, Hamit Altıntop gibi isimleri izledik.

Biz maçtan sonra arabayla Amsterdam’a gidip kornaya basarak galibiyet kutlardık. Normalde annem beni erkenden uyumaya gönderiyordu ama hepimiz maçlara bakardık. O heyecanı hatırlıyorum. 2008’deki hissi şu an kendim yaşıyorum.

Düzenleyen:  - Spor
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...