Salim Köklü

Zulüm payidar olmaz. Zulümle âbâd olanın, akıbeti berbâd olur. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.

Batılı ülkeler ve onların kuklaları güçlü olursa, herkes zarar görür. Müslümanlar güçlü olursa, herkes rahat ve huzur içinde yaşar.

Tarihin hiçbir döneminde Müslümanlar, katliam şöyle dursun, savaş durumunda bile  kadınlara, çocuklara, yaşlılara, dokunmamışlardır...

Batılı ülkeler ve kuklalarının geçmişi hep zulüm, kan dökme, gözyaşı ve vahşet ile doludur. Bunlar hangi ülkeye girdilerse hep katliam, vahşet ve gözyaşı bırakıp ayrılmışlardır.

Bir iki kişinin yetişmesinden ne olur dememeli, millî ve manevi değerlerle mücehhez gençler yetiştirmelidir...

Şer güçler, İslam'a karşı birleşti!

Vakıflar, birer şefkat ve merhamet abideleridir...

Müslümanlar, fethettikleri her yerde Müslim ve gayrimüslim tebaaya çok âdil davranıp, bütün işlerinde adaletle hareket ettiler.

Müslümanlar fethettikleri yerlerde, herkesi ticaretinde, ibadetinde serbest bırakmışlar, insanların mallarını, canlarını emniyet altına almışlardır.

Müslümanlar, hâkim oldukları her yerde halkın hürriyetini gözetmiş, canlarını, mallarını ve namuslarını emniyet altına almıştır.”

Hazret-i Ömer buyurdu ki: "Emri altında olanlara acımayan, Allahü teâlânın merhametinden uzak kalır..."

Roger Garaudy: “İslâm, çağları arkasında sürükleyen bir dindir. Diğer dinler ise, çağların arkasında sürüklendi..."

"Ben, lanet etmek için, insanların azap çekmesi için gönderilmedim. Ben, herkese iyilik etmek için, insanların huzura kavuşması için gönderildim." 

Şefkat ve merhamet, fertleri birbirine bağlayan, Allahü teâlânın rahmetine ve yardımına kavuşmaya vesile olan yüksek bir haslettir.

Müslümanlar, fethettikleri yerlerde insanların adalet, sulh, refah, huzur içerisinde ruhen ve bedenen mesut bir hayat yaşamalarını sağlamışlardır.

İslâm medeniyeti; bütün dünyaya, bütün zamanlara hitap eden ve çağları peşinde sürükleyen, insanlık tarihi boyunca yaşamış en ileri ve en parlak medeniyettir.

Medeniyet, şehirler kurmak ve insanlara hizmettir. Kısacası, fen ve sanatın, doğru iman ve güzel ahlak ile birlikte olmasına medeniyet denir.

"Bilgisayarın temel algoritması olan algebrayı (cebiri) ve kodlamayı Müslüman matematik âlimleri bulmuşlardır."

John W. Drapper: "Hristiyan tarihçiler, Avrupa’nın medeniyette Müslümanlara ne kadar borçlu olduğunu bir türlü itiraf edemezler."

Henri A. Ubicini: “İslam ülkelerini gezdim. Gariplere yardımcı oluyorlar, Müslüman, Hristiyan, Yahudi, her insan aynı adaleti ve merhameti buluyor.”