Kazan kaynadı

Kütahya'dan Mehmet Arat isimli okuyucumuzun sorusu şöyle: "Bir apartmanda daire satın aldık. Müteahhit inşaatı yaptı, teslim etti. Ancak, kalorifer kazanını büyük koymuş. Bu da çok kömür sarfiyatına ve dolayısı ile masrafa neden oluyor. Şimdi biz bu kalorifer kazanlarını küçültmek istiyoruz. Ne yapmamız lazımdır?" Cevap: Apartman hayatı da bir yönetim biçimini gerektirmektedir. Bu yönetim tarzı, Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre düzenlenmiştir. Buna göre, Kat Malikleri Kurulu yılda bir kez toplanır ve apartmanın yönetimi ile ilgili genel kuralları belirler. Bir nevi, yönetimin anayasasını tesbit eder. Sözleşme ile malikler, bu Anayasa'yı yorumlayıp, uygulamada kolaylıklar temin edebilirler. Bundan sonra da seçecekleri yönetici veya yönetim kurulu ile günlük işleri takip ederler. Apartmanda, kazan dairesi gibi önemli konularda değişiklik yapılması isteğinin de Kat Malikleri Kurulu ile karara bağlanması gerekmektedir. Bu konuda karar ve yöneticilerin yetki almadan iş yapmaları düşünülemez. Aksi hal, sorumluluğu gerektirir. Kat Malikleri Kurulu bu anlamda oy çokluğu ile karar alabilir. Bu kararın icraatını ise yönetici yapar. Sizin de, mevcut meselenizi bu çerçeve içinde çözmeniz gerekmektedir. Öte yandan, müteahhidin aranızdaki teknik sözleşmeye aykırı olarak büyük kazan koyma durumu var ise, bunun düzeltilmesini de ihtarname ile müteahhitten talep imkanınız bulunmaktadır. Müteahhit, bu yanlışını düzeltmediği takdirde, sizin durumu tesbit ettirip, kendiniz düzelttirip, bedelini de müteahhitten talep imkanınız vardır. Hissesi dert-güncel dert Ayla Öztürk isimli okuyucumuzun sorusu şöyle: "Büyüklerimizden kalan hissesi 80.000 m2'lik tarlalarımız var. Ancak, mirasçı sayısı çok olduğundan, bizlerin bir istifadesi olmadı. Bir amcamız var ve bu yerlerimizi o kullanıyor. Ne yapabiliriz?" Cevap: Hisseli yerler, birçok insanın müşterek derdi. Hissedarlar arasında, alınması ve satılması konusunda genellikle problem yaşanır. Bu gibi hallerde yapılacak işlemlerin başlığı şöyledir. 1- İzale-i şüyu davası: Ortaklığın satılarak veya mal olarak paylaştırılarak giderilmesi. Bu halde, yerin kıymeti ve taraf çokluğu bazı zorluklar çıkarabilmektedir. Taraf teşkili bile uzun bir zaman alabilmektedir. 2- Hissenizin satışı: Eğer, yer müşterek mülkiyete konu ise, kendi hissenizi satabilirsiniz. Diğer hissedarların onayını almanıza gerek yoktur. Bunun da riski, şufa davalarıdır. Sattığınız yerin diğer hissedarlar tarafından öncelikle satın alınma imkanı vardır. Fiili taksim ve öteden beri kullanım imkanı var ise, bu mesele de aşılabilir. 3- Ecrimisil talebi: Yeri haksız olarak kullanandan alınması gereken kullanım bedeli karşılığıdır. Bunun için de dava açmanız ve reel değeri tesbit etmeniz gerekmektedir. 4- Yer iştirak halinde mülkiyete konu ise, iştirak halinde mülkiyetin müşterek halinde mülkiyete geçmesi için dava açmanız gerekmektedir. 5- Hissenizi, başka bir hissedara satabilirsiniz. 6- Başkalarının hisselerini siz satın alabilirsiniz. Sonuçta, çok ortaklı yerler, çok problemli yerler olarak mahkemeleri ve vatandaşları üzmektedir, yormaktadır, uğraştırmaktadır.