Manisa'dan S.M. rumuzlu okuyucumuzun sorusu şöyle: "Bir arkadaşa kefil oldum. Arkadaşım borcunu ekonomik krizden dolayı ödeyemedi. Bana da icra takibi yaptılar. Maaşımın 1/3'ü ile ödeyeyim diye taahhütte bulundum. Ancak, alacaklı benim maaşımın tamamını haczettirdi. Bu mümkün olabilir mi? Değil ise nasıl kurtulurum?" Cevap: İnsanların arkadaşlarına güvenmesi ve arkadaşların da dostlarını mahcup etmemesi esastır. Ancak, şimdi içinde bulunduğumuz dönemde bu güven azaldı. Keza, mahcubiyetler arttı. Bunun neticesinde birçok arkadaş zor duruma düştü. Bunun için öncelikle sizlere kolaylıklar diliyorum. İcra memurunun, maaşınızın tamamını haczetmesi kanuna aykırıdır. Çünkü, İcra İflas Kanunu'nun açık hükmüne göre, maaşınızın en fazla 1/4'ü haczedilebilir. Gerisi haczedilemez. Bunun için, icra memurunun muamelesini İcra Tetkik Mercii Hakimliği'ne şikayet etmeniz gerekmektedir. Bu şikayet ile, tamamının haczi kaldırılır ve 1/4'e indirilir. İşimi seviyorum Abdullah Çalbay isimli okuyucumuzun faksı şöyledir: "Görevimden hak etmediğim bir şekilde atıldım. Bana, TCK'nın 122 ve 123. maddelerini yorumlar mısınız?" Cevap: TCK'nın 122. maddesine göre, bir kişi hakkında verilen ceza çekildikten sonra üç yıl geçtiği takdirde, o kişi memnu hakların iadesi talebinde bulunabilir. Burada verilen ceza ile, yatılan ceza ayırımına gitmekte fayda vardır. Bilindiği üzere, infaz kanunlarına göre, düz ifadeyle verilen cezanın 2/5'i yatıldıktan sonra şartlı olarak tahliye imkanı doğmaktadır. Ancak, süresi içinde bir başka suç işlenildiği takdirde, infaz kanunundan istifade etme imkanı ortadan kalkmakta ve bakiye ceza da yatılmaktadır. Burada kanun "asıl cezasını çektiği takdirde" ifadesini kullanmıştır. Bunun için, bundan maksat infaz kanunu sonucu da olsa, yattığı süredir. Böylece asıl ceza çekilmiş olmaktadır. Bunun için üç yıllık süre de tahliyeden sonra başlayacaktır. TCK'nın 123. maddesinde ise mükerrirler için benzer bir düzenleme yapılmıştır. Ancak, burada 6 yıllık bir süreden söz edilmektedir. Bunun için, bu maddeye göre, kişi cezasını tam olarak çekmekte olduğu için, verilen cezanın sonucundan itibaren 6 yıllık bir sürenin geçmesi gerekmektedir. Sanık lehine Ceza hukukunun temel prensibi sanık lehine yorumdur. Keza, hiç kimse ispatlanamadığı sürece suçlanamaz. Öte yandan, suçlarda kanunilik ve cezalarda kanunilik ilkeleri kabul edilmiştir. Bundan dolayı, zan ile hiç kimse suçlanamaz. Bunun gibi, cezaların sonucunda getirilen birkısım imkanlardan, aflardan da sanık lehine ilkesi uygulamada kabul görmektedir. Bunlardan birisi de, yasaklanmış hakların iadesidir. Bunlar içinde, meslekten men cezasının kaldırılması; kamu yasaklılığının kaldırılması, sicilden sabıkanın silinmesi gibi haklar ve düzenlemeler de vardır. Bütün bunlardan maksat nedir?Maksat şudur: Bir anlık hata ile işlenen suçlar nedeni ile kişileri ömür boyu mahkum etmemektir. Bu kişileri yeniden topluma kazandırmaktır. Bir anlamda iade-i itibarda bulunmaktır. Yanlıştan dönmek meziyetine insanları kavuşturmak ve daima suçlu psikolojisinden kurtarmak ve yeniden suç batağına itilmekten korumaktır.