Nasıl da değiştik!..

A -
A +

A. N. H. rumuzlu okuyucumuzun sorusu şöyledir: "Kocam hileli olarak mallarını düşük değerlerle üçüncü kişilere sattı. Ben ve çocuklarım bunları iptal ettirebilir miyiz?" Cevap: Türk hukuk sisteminde, kural olarak akit serbestisi ilkesi geçerlidir. Bunun için, kişi malını istediği kişiye, istediği zaman, istediği fiyata satabilir. Türk hukuk sisteminde ikinci bir kural da, mal ayrılığı sistemidir. Kadının malı kadınındır, kocanın malı kocanındır, çocuğun malı çocuğundur. Bunun için, koca malını istediği kişiye, istediği zaman satabilir. Üçüncü bir temel kural da, hiç kimse, üçüncü kişilere zarar vermek maksadıyla malını, iradeyi sakatlayan nedenlerle devir edemez. İradeyi sakatlayan nedenlerin başında, hile, hata, gabin, tehdit gelir. Bir önemli sebep de, muvazaadır. Yani "danışıklı döğüş"tür. Veya "kanunu dolanmak"tır. Kişi, aslında bağışladığı malını satmış göstermesi veya satmadığı malını satmış gibi göstermesi muvazaa nedenlerindendir. Çevir kazı yanmasın! Muvazaanın ispatlanabilmesi için, iki temel olgunun kanıtlanması gerekmektedir. Şöyle ki; 1- Objektif kriter: Bu kriter herkes için geçerlidir. Mesela, okuyucumuzun mektubunda da belirtildiği gibi, 29.000 DM bedelle alınan bir malın, satarken tapuda 1.000 DM karşılığı TL ile satılması halinde, muvazaa var demektir. Çünkü, malın gerçek değeri ile, satış değeri arasında aşırı bir nispetsizlik var demektir. 2- Sübjektif ölçü: Bu ölçü her olayın kendisine göre değişir. Mesela: a- Alıcının satıcının çok yakını olması. b- Alıcının aslında o malı alma gücünün olmaması. Mesela, kişi simit satmaktadır. Aylık geliri, 100 milyon TL'dir. Gecekonduda oturmaktadır. Başkaca hiçbir geliri yoktur. Ancak, deniz kenarında bir villayı satın almıştır. O zaman buna sorarlar, bu malı satın alacak parayı nereden buldun? c- Alıcının o malı satın almış olmasına rağmen, bedelsiz olarak satıcıya kullandırılmaya devam edilmesi ve etrafta o malın satıcının malı olduğu söylentisinin yayılması. İşte bu ve benzeri sebeplerden biri var ise, o zaman orada muvazaa var demektir. Bundan dolayı bu satışın iptali istenebilir. Ne yapılabilir? Muvazaa olayının varlığı halinde dava açma hakkı kimdedir ve ne zamandır? Konumuz açısından ilk bakışta koca malını satmıştır. Satabilir. Eş ve çocuklar bu satış için dava açamazlar. Bunun istisnaları şöyledir: 1- Kocanın vefatı halinde, bir yıl ve her halükârda beş yıllık süre içinde tapu iptali ve tescili ile en azından tenkisi davası açılabilir. Bu dava Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılabilir. 2- Kadın, kocası aleyhine boşanma davası açtığı ve burada nafakaya hükmettirdiği takdirde, nafaka alacağının tahsili anlamında İcra İflas Kanunu'ndaki hükümlerden istifade ederek, satışların iptali davası açılabilir. Bunun için de kocanın aciz halinde olması gerekmektedir. 3- Kadın, evlilik sırasında bu malların birlikte alındığı ve kazanıldığı iddiasında ise bununla ilgili de iptal davası açabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.