'Su'dan para kazanmak

A -
A +

Samsun'dan "İ.B." rumuzlu okuyucumuzun sorusu şöyle: "İnşaattan bir daire satın aldım. İnşaat bitmedi. İnşaatı yapanlar terk ettiler. Biz, dairemizi kendi imkanlarımızla bitirdik, içine taşındık. Suyunu, elektriğini bağlattık. 4 yıldan bu yana da içinde oturmaktayız. Belediye, şimdi bizden aradan 4 yıl geçmiş olmasına rağmen, iskan almadık diye, işyeri su faturası tanzim ediyor. Bu doğru mu? Ne yapmam lazımdır?" Cevap: Belediyenin yaptığı uygulama doğru değildir. Bunun için öncelikle belediyeye bir itiraz dilekçesi yazmanızı öneririz. Bu dilekçede; kullandığınız yerin konut olduğunu, senelerdir konut olarak kullanıldığını, muhtarlık kaydının konut olarak işlendiğini, önceki su-saat sözleşmesinin konut olarak yapıldığını, bunun için yerinde inceleme yapılmasını, inşaat faaliyetinin olmadığının ve konut olarak kullanımının tespitini ve buna göre son tanzim edilen faturanın düzeltilmesini isteyebilirsiniz. Tahmin ediyorum, belediye bu yanlışlığı düzeltir. Buna rağmen, belediye bu yanlışlığı düzeltmez ise, bu yanlış uygulamasının durdurulması için konuyu yargıya taşırsınız. Bedelin ödenmesinin durdurulması noktasında, tedbir talep edebilirsiniz. Su parasını ödemeyerek, yapılacak icra takibine itiraz ederseniz, itirazın iptali davasında, yargı yerinde keşif yaparak konuyu karara bağlayacaktır. Belediyeler, millete hizmet için vardır. Millete yük olmaz. Burada, belediyenin yanlış bilgilendirilmesi söz konusudur diye tahmin ediyoruz. Yıkım kararı 'yıkım' oluyor "Çaresiz" rumuzlu okuyucumuzun sorusu şöyle: "Yıllar önce taşındık bu büyük şehre. Bir emlakçıdan satın aldığımız arsa üzerine başımızı sokacağımız bir ev yaptık. Elektriği, suyu, telefonu bağlattık. Kapımızın önünden yol geçti. Doğalgaz dahi geldi. Okul ve cami yaptırıldı. Bir mahalle olduk. Şimdi bize ecrimisil denilen bir ceza kestiler ve evimizin yıkımını istiyorlar. Meğer bize satılan yer Hazine arazisi imiş. Muhtarlıkta yaptığımız senet geçersizmiş. Senelerdir bu yerde oturmam da hiçbir anlam ifade etmiyormuş. Ödediğim emlak ve çevre temizlik vergileri de beni kurtarmadı. Anlayacağınız yıkım kararı 'yıkım' olur. Ne yapmalıyım?" Cevap: Bu konu ülkemizin kanayan yaralarından birisidir. Bunun için, Hükumetin bir çalışma içinde olmasını bekliyoruz. Hazine arazileri rayiç bedellerle içinde oturanlara satılmalı. Böylece Hazinenin para ihtiyacı karşılanmalı. Vatandaşa geçici konutlar tahsis edilmeli. Vatandaşın malı olan bu yeni ihale ile kat karşılığı inşaat şeklinde ve imar planlarına uygun olarak veya yapılacak özel imar planları ile inşaata izin verilmeli. Herkese oturduğu yerde bir daire veya durumuna göre iki daire verilmeli. İnşaat yapan firma da, inşaatının karşılığını ve kârını daire olarak almalı. Böylece, düzenli yapılaşma ve güzel şehirleşmeye öncülük edilmeli. Hazine de bu arada arsa bedellerinden dolayı tatmin edilmelidir. Gelinen bu noktadan sonra da Hazine arazilerine sahip çıkılmalı ve işgale asla müdahale edilmemeli. Hazine arazilerini koruyacağım diye binlerce insan mağdur edilmemeli. Fakat, bu da hep böyle sürüp gitmemeli. Bunun için orta yolu gözetecek kanun değişikliğini acil beklemekteyiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.