Şenes Erzik yırtık çuvaldan fırlar gibi, pat diye ortaya çıkıp boşboğazlık yapınca... Türkiye yangın yerine döndü! Erzik, patavatsız ve sorumsuz bir şekilde konuşarak; FIFA'nın alacağını söylediği 15 Temmuz kararlarını, Türk futbolunun üstüne el bombası gibi attı... Parça tesirli bomba, transfer piyasasını allak - bullak etti. Türkiye inanılmaz bir kargaşanın içine itildi. Sözleşme süresi bitmiş futbolcularla ilgili olarak, bonservis bedellerinin kaldırılacağını duyan kulüpler; halen yürürlükte olan yönetmelikleri tanımadan, transfere yeltendiler. O kadar ki; Ali Dürüst ekranlara çıkıp "Biz Sergen'i alır, oynatırız... Ne bonservis bedeli, ne de kiralama bedeli öderiz" dedi. Böylesine kabadayı bir üslûpla yapılan açıklamanın gecesinde, bir televizyonun canlı yayınında "Burası dağ başı mı?" diye sordum. Sıkıyorsa, alsınlar dedim. Ne oldu? Sezon açılışına ve İsviçre kampına Sergen'i alabildiler mi? Yine "Aldık" dedikleri, Ümit Karan'a tedbir konmadı mı? Hani Beşiktaş; İlhan ve Tümer için "Onlarla sözleşme imzaladık. Artık bizim kulüpten başka, hiçbir kulüpte oynayamazlar" demişti. Bunu da, aynı televizyon yayınında büyük bir suç olarak açıklamıştım... Beşiktaş'ın yaptığını söylediği anlaşmaların, hiçbir geçerliliği olmadığını, tam aksine; ceza almasına yol açacağını anlattım. Doğru; her yerde ve her koşulda tektir. Yaptıklarının suç olduğunu kavrayıp, geri adım attılar... İmzaladıklarını söyledikleri sözleşmeler, mecburen çöp kutusuna gitti. Tamer olayında, Trabzonspor'la anlaşıp iş bitirdiler. Ama Samsunspor; İlhan ve Tümer için, satış listesindeki bedeli istiyor. G.Antep de; bazı futbolcuları için belirlediği fiyattan 5 kuruş aşağı inmiyor. İnmez, inmez... Onların doğal hakkı! Yönetmelik "Pazarlık yapılır" demiyor ki... "Kulüp fiyat belirler" diyor. Celal Doğan; bonservis bedellerinde indirime yanaşmadığı için, hem 3 büyükler, hem medya tarafından suçlu ilân ediliyor. Başkana demediklerini bırakmadılar. Adam; piyasa ekonomisinin doğal şartları içinde, malının değerini istiyor. Suç değil, ayıp değil... Ona terbiyesizce saldırmak niye? Yazımın girişinde dediğim gibi, bu yılki kargaşanın temeli, Şenes Erzik'in boşboğazlığıdır. Çıkmamış ve çıkması da teminat altına alınmamış bir FIFA kararının deşifre edilmesi; transferin DAĞ KANUNLARI ile yürütülmesine neden olmuştur. Borsa işlemlerinde; teknik olarak "Insider Trading" denilen ağır bir suç vardır: İçerden bilgi sızdırmak. Şenes Erzik de; FIFA'nın alması muhtemel stratejik bir kararını önceden dışarı sızdırarak, Borsa tekniğindeki "Insider Trading" gibi ağır bir suç işlemiştir. Türkiye'yi kaosa ve kargaşaya sürüklemiştir. Bu sezon yaşadığımız kara tablo, onun yüzündendir. Çok bilmiş görünmek için, ortaya attığı 15 Temmuz olayı, elinde patlayacaktır. Göreceksiniz, 15 Temmuz'dan bülbül çıkacak, kuş çıkacak... Beklenen yönde bir karar alınsa bile, hemen yürürlüğü girme şansı sıfırdır. Gol sevinçleri sırasında forma çıkarmaya sarı kart gösterilmesini ortadan kaldıran karar; geçtiğimiz Mart ayında alındı... Ama uygulanması, yeni sezona bırakıldı. Bu kadar basit bir olayda bile alınan karar için, opsiyon tanınıyorsa... Hayati önem taşıyan 15 Temmuz kararlarının, 16 Temmuz'da yürürlüğe girmesini beklemek, saflık olur. Dereyi görmeden, paçayı sıvamayın!