Tom Fikret -Jerry Haluk...

A -
A +

Herkes Walt Disney'in kahramanları sanır ama; "Tom ve Jerry" aslında Fred Quimby'nin eseridir. Biri durmadan kaçar, öbürü durmadan kovalar... Tom ve Jerry arasındaki bitmez-tükenmez didişmenin, bizim Fikret Ünlü ile Halûk Ulusoy arasındaki didişmeden hiç farkı yok... Bu ikisi de, bizim çizgi filmimiz! Tom Fikret, ezeli düşmanı Jerry Haluk'u; bıkmadan ve usanmadan kovalar. Kıstırdığı yerde tırmıklayıp tutmak, fırsatını bulursa yutmak istiyor. Ama tut tutabilirsen!  İkisi arasındaki son kavga, 3-0'lık Azerbaycan maçında patlak verdi. Şeref Tribünü; İnönü Stadı'nın tarihinde ilk defa Kapalı Tribün'e kiralık gitti. Milli maçın seremonisi, bakanın önünde değil; Ulusoy'un önünde yapıldı. Fikret Ünlü, büyük bir tepki gösterdi; suç duyurusunda bulunup, dava açtırdı. Peki, kim haklı?  Önce şunu açıklığa kavuşturalım. UEFA, FIFA ve IOC gibi uluslararası spor kuruluşları, asla devleti muhatap almazlar. İlk ikisi için Futbol Federasyonu, üçüncüsü için Milli Olimpiyat Komitesi esastır. Örnek verelim: Azerbaycan hükümeti, Futbol Federasyonu Başkanı'nı değiştirmeye kalktığında, FIFA karşı çıktı... "Eğer böyle bir değişiklik yaparsanız; hem yeni başkanı tanımayız... Hem de Azerbaycan'ı hiçbir organizasyona sokmayız" diye tehdit etti. Korkudan, federasyon başkanını değiştiremediler. Bir başka örnek: İngiltere hükümeti; 1980 Moskova Olimpiyatları'nı boykot etme kararı vermişti. Ama İngiliz Olimpiyat komitesi; buna karşı çıkmış ve hükümete rağmen, İngiliz sporcuların Moskova Oyunları'na katılma kararını almıştı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi; devletin değil, komitenin kararını geçerli saydı.  Fikret Ünlü, Azerbaycan maçı öncesinde olanlar için "Devlet küçük düşürüldü" ifadesini kullanmıştı... Ama aynı devlet; Şampiyonlar Ligi maçlarında Ali Sami Yen'deki tüm stad yönetiminin yabancıların elinde olmasına niye ses çıkaramıyor? Kendi ülkemizde, kendi kentimizde ve kendi stadımızda; üst düzey yönetim tamamamen UEFA'da...Çalışanların üstündeki yeleklerde de, Türkçe "GÖREVLİ" değil, İngilizce "STEWARD" yazar... Sahanın ortasına Şampiyonlar Ligi armasını taşıyan çocukları bile, yabancılar yönlendirir. Fikret Ünlü, sıkıysa oraya da karışsa ya...  VIP tribünün mutlak patronu; dünyanın her yerinde, kulüp ya da ilgili ülkenin futbol federasyonudur. Ama bizde tam tersidir. 20 Nisan 2000 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren yasa değişikliği; Şeref Tribünü düzenleme yetkisini, bakanlık ve teşkilat adına, spor il müdürlerine vermiştir. Kavga buradan başlıyor. Bakan Ünlü, bu yasa değişikliğini yaptırarak, kaosun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Tom Fikret ve Jerry Haluk arasındaki didişmede; kabak Vedat Bayram'ın başında patlıyor. Spor İl Müdürü, bu yasayı yok farzederek "Peki kardeşim, al Şeref Tribünü'nü ne yaparsan yap" diyemez. Tribün kapasitesinin yüzde 50'sine denk düşen koltuk toplamını, federasyona tahsis eder. Nitekim 160 koltuk ayırdı. Federasyon, bu düzenleme yetkisinin doğrudan kendisinde olması gerektiğini iddia ediyor ki; o da yüzde yüz haklı... Ama Vedat Bayram ne yapsın? Bir tarafta bakan... Bir tarafta federasyon... Bir tarafta yasa... Bir tarafta FIFA... Arada o güme gidiyor!  Beğensek de beğenmesek de; ortada bir yasa varsa, Spor İl Müdürü'nün ona uyması kadar normal bir şey olamaz. Bu kaostan kurtulmanın çok açık, tek ve kolay bir yolu var: Yasa eski haline getirilecek, o kadar! Yani; bugünkü uygulama ters-yüz edilecek... Karşılıklı yüzde 50 koltuk hakkı gene sabit kalır... Ama tribünü düzenleme yetkisi; uluslararası kurallar gereği, federasyona verilir. Olur biter! Ama Fikret Ünlü; federasyonun özerkliğini hâlâ özümseyemediği için, kavgayı sürdürmeyi tercih ediyor. Sistemi bozan adam, sistemi düzeltir mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.