Büyük projelere imza atan ve bitiren Türkiye'yi baştan başa yenileyen, başarılar sergileyen hükümetimizin 2-B problemi karşısında aciz kalması anlaşılır değildir. Ama aciz kalınmıştır. Bizler 60 seneden beri tapuları bulunan ve vergilerimizi ödeyen vatandaşlarız. Tapulu 2-B kapsamındaki yerlerimiz ve arsalarımız için 2-B yasasından yararlanarak iade başvuru formu doldurup Milli Emlak Müdürlüğüne kayıt yaptırdık. Üzerinden iki sene geçmesine rağmen henüz bir çözüm olmadı. Araştırdığımız Milli Emlak Müdürlüğünden ve Belediyenin Tapu Kadastro Müdürlüğü Tapu Dairesinden olumlu, müspet bir cevap alamıyoruz. Tapularımız ne zaman yenilenecek? Ne zaman çözüme kavuşacak? Bu sorulara kimseden cevap alamıyoruz. Arsalarımıza imar verilmiyor. Yapılaşmaya izin yok. İstimlak yok. Cevap yok.
Ayrıca Cemil Meriç Mahallesi 400 dönüm üzerine kurulmuş bir mahalle ve bu mahalle için 2-B konusunda hiçbir uygulama yok.
Hükümetimizin dünya çapındaki kudretine göre bu sorunu çözmek çok basit bir şey olmasına rağmen biz vatandaşların mağduriyetini görmemek, kulak tıkamak; biraz daha samimi konuşursak verilen sözlere uymamak bizleri gerçekten çok üzüyor. Bu derdimiz 3. ve 4. hükümet döneminde de çözülmedi. Bizler bütün umudumuzu bu arsalara bağlamış durumdayız. Bu kangren olan meselemizi acilen çözmenizi rica ediyoruz. Vatandaş olarak hakkımızı istiyoruz. Çözüm birimi neresidir bilmek ve yetkililerle görüşmek istiyoruz.
(İki bin 2-B mağduru adına yüz imza toplayan okuyucumuz) Osman Öztürk-İstanbul
Vergi alırken bina, elektrik isteyince kaçak!
2004'ten sonra yapılan gecekondu veya kaçak yapılara elektrik, su, doğalgaz aboneliği verilmiyor. Ama aynı şekilde yapılan elektrik ve su aboneliği verilmeyen bu "kaçak" binalardan emlak vergisi, kira geliri vergisi alınıyor.
Eğer söz konusu abonelik verilmiyorsa, devlet bu binaları bina olarak tanımıyorsa o zaman emlak vergisi ve kira geliri vergisi de almasın. Sayın Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek Bey'den bu yanlışlığı düzeltmesini bekliyoruz. Yani 2004'ten sonra yapılan bu binalardan vergi alındığı gibi elektrik ve su aboneliğimizin de verilmesini bekliyoruz.
M.H.K.-İzmir
Hastaları 480 metre yürütmeyin
İzmir Karşıyaka Hastanesi'ne ulaşım zorluğu yaşayan vatandaşlar olarak derdimizin ortadan kaldırılmasını, 480 metrelik yolu, yürümek zorunda kalmadan hastaneye ulaşmayı arzuluyoruz. Daha önce Serinkuyu merkezî yerde bir otobüs durağımız vardı. Hatta otobüs cebi bile mevcut. Eski Ziraat Bankası önü idi. Cep hâlâ orada duruyor. Durağı buradan alıp 50 metre öteye, yeni yapılan üst geçidin altına taşıdılar. Vatandaş 50 metreyi sineye çekti fakat ne yazık ki bir sene olmadan durak 230 metre daha yürüdü; karşıya geçişi olmayan hastanenin karşısına geldi.
Şimdi duraktan inen vatandaş, 230 metreyi geri gitmek zorunda kalıyor. 100 metrelik üst geçitten geçiyor ve tekrar 250 metre yürüyüp hastaneye varıyor. Hangi akıllı bunu uygun görmüştür anlamak mümkün değil!.. Hastaneye gidenler çoğu yaşlı ve adı üstünde hasta ve özürlü insan. Tek başına gitmeleri zaten mümkün değil. Kaldı ki yanlarında refakatçi olsa bile bir hasta için 480 metre yol büyük bir çile değil midir?
Yetkililerden ricamız ya durağı eski yerine taşımaları veya üst geçidi hastanenin karşısına getirmeleri ve böylece vatandaşa çektirilen bu eziyete bir son verilmesidir.
(Bir grup vatandaş adına) Muammer Mama-İzmir
Bari araçlara acıyın!..
Metrobüse binerek (ayakta veya oturarak) hiç yolculuk yaptı mı İETT'de yetkili biri? Metrobüslerimizde reklamdaki gibi kitap veya dergi veya gazete okumak zaten imkânsız da cep telefonundan bir mesaj okumak mümkün mü yolculuk anında bir denesin? O çakır çukur olmuş asfaltta ve bağlantı yerlerinde takırtıdan tıkırtıdan kasislerden insanın içi dışına çıkıyor... Haydi insanlar önemli değil(!) Alt tabaka nasıl olsa(!) Metrobüsün rahatlığına değil kapıdan içeri girebildiğine şükrediyor... İnsanımıza acınmıyorsa bari trilyonlar ödenerek alınan bu araçlara acınsın... Kendi özel aracınızı böyle kasislerde sürer misiniz? Deforme olan asfaltı bir düzeltin...
İstanbullu bir vatandaş