Bağcılar Anadolu Lisesi velileri İl Millî Eğitim Müdürlüğünden yardım istiyor

Böylece tekli eğitime geçeceğini zannettiğimiz okulda ikili eğitime devam edilmek zorunda kalındı. Sabah 07.00’de ders başlamakta ve maalesef İstanbul'un farklı ilçelerinden Bağcılar’a gelecek öğrencilerin sabah 05:30 gibi evden ayrılmak zorunluluğu doğdu. Bir başka sıkıntı ise öğlenci sınıfların çok geç çıkmaması adına zamandan tasarruf edilebilmesi için 2 yıldır blok ders uygulamasıyla 80’er dakika ders yapılmakta ve öğrenciler perişan olmakta bir de bu şartlar içerisinde hayatlarını ilgilendiren sınava hazırlanmak zorunda kalmaktalar.

2015-2016 eğitim yılında da İlçe Millî Eğitim 5 sınıf kontenjan öğrenci belirlemiş ve gene maalesef bu üzücü durum devam etmiştir. Gerçekten bu okulda çok insanüstü gayretle çalışan idareci kardeşlerimiz var. Bu sene haziran ayı içerisinde idaremiz ile durumumuzu paylaştık. Kendileri İlçe Millî Eğitimden 2 sınıf kontenjan talep edeceklerini bu durumu kabul ederlerse tekli eğitime geçilebileceğini beyan ettiler. Yine okul aile birliği başkanımız ve diğer velilerle İlçe Millî Eğitim Müdürlüğümüzü ziyaret ettik ve durumumuzu anlattık. Okulumuzun tekli eğitime geçmesi için bu seneye mahsus 2 sınıf kontenjan verilmesini rica ettik. Fakat yine 5 sınıf kontenjan ayrıldığını büyük bir üzüntüyle öğrendik. Sayın İl Millî Eğitim Müdürümüz, sizin eğitim sevdalısı bir insan olduğunuzu biliyoruz. Çocuklarımızın geleceği, diğer Anadolu liselerinde okuyan çocuklarımızla aynı şartlarda sınava hazırlanabilmeleri için sizden bu durumu inceleyip bizlere gereken kolaylığı sağlamanızı arzu ediyoruz. Şimdiden ilginize teşekkür ediyor, görevinizde başarılar diliyoruz.

 

 

 

 

 

2004’teki yerel seçimlerde ilçemizin Belediye Başkanı seçilen Eyüp Aytekin’i zor bir süreç bekliyordu. Bu süreç, Yusufeli Barajı’ndan dolayı sular altında kalacak olan Yusufeli şehir merkezinin nereye taşınacağı ve Yusufeli’nin bu süre zarfındaki konumunun ne olacağı idi. Tarihî sorumluluklar isteyen sıkıntılı bir süreçti. Sosyal ve siyasal sorumluluklar üstlenen bir yerel yönetici olarak Eyüp Başkan, Yusufeli’nin mevcut konumunu ve geleceğini hesap ederek, barajdan dolayı sular altında kalacak Yusufeli ve 16 köy halkını ve diğer tüm köy sakinleri üzerinde geniş bir anket çalışması yaptı. Bunun yanında tüm köy muhtarları ve Yusufeli’ndeki STK’lar ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ve halk ile geniş istişareler yaptı. “Halk ne derse, o olur” anlayışı ile halkla hükümet arasında bir elçi sorumluluğu ile hareket etti.  Ve elbette bunlar yaşanırken hizmetler de aksamadan devam etti. Her şeye rağmen hâlâ yaşayan, buram buram tarih kokan güzelim Yusufeli nefes alıyor, bir yaşam mücadelesi veriyor ve bağrında yaşattıklarından vefa bekliyordu. İşte Eyüp Başkan, Yusufeli Şehir Merkezi sanki hemen bugün kalkacakmış gibi yeni Yusufeli’nin imarına kafa yorarken öte yandan şehir, hiç kalkmayacakmış gibi eski Yusufeli’nin ve belediyeciliğin rutin hizmetlerini sürdürdü. Yusufeli’ni güzelleştirmeye, Yusufeli’ne değer katmaya devam etti. Her şeye rağmen Yusufeli yeni yerinde yaşamaya, devam edecek elbet. Bu sebeple ufku açık, yüreği büyük ve gemisinin yeni rotasından emin tecrübeli bir kaptanımız olan Yusufeli Belediye Başkanımıza halkımız adına teşekkür ediyoruz.