Büşralar ne yapsın, sokakta mı kalsınlar?

A -
A +

Feridun Ağabey, ben Kastamonu Üniversitesi'nde gazetecilik okuyordum. Yatay Geçiş ile İstanbul Üniversitesi'ne geçtim. Bu sırada Kastamonu'da KYK'ya başvuru yaptım ve yurt çıktı. Kayıt yapıp daha sonra nakil ile İstanbul'a geçebileceğim söylenmişti ama İstanbul Bölge Müdürlüğü'ndeki görevliler nakil işleminin iki yıl önce kaldırıldığını, Kastamonu'dan kaydımı sildirip İstanbul için tekrar başvuru yapmam gerektiğini söylediler. İstanbul içinse yeni başvurular henüz başlamadı. Şu an bir misafirhanede kalıyorum. Burada da çok fazla kalamam. Çünkü en geç bir ay içinde çıkmamı bildirdiler. Ayrıca ailemden de maddi bir yardım alamıyorum. Kredi Yurtlar Kurumu’nun verdiği krediyle geçindiğim için bir özel yurda da yerleşemiyorum. Resmen açıkta kalmak üzereyim. Sosyal devletten yardım bekliyorum. İstanbul'da milyonu aşkın öğrenci benzer sıkıntıları yaşıyor. AK Parti'nin seçim vaatlerinden biri, talep eden her öğrenciye kayıtsız şartsız barınma imkânı sağlamaktı. Cumhurbaşkanımız da üniversiteli gençlerimize: "Hemen Millî Eğitim'e, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na müracaat edin. Eğer Kredi Yurtlarda yer yoksa sizi otellerde ağırlayacağız, devletin kurumlarında ağırlayacağız" müjdesi vermişti. Ben şimdi ne yapayım Feridun Ağabey! Kredi Kurtlar Kurumu, Başbakanımızın Cumhurbaşkanımızın bu sözlerine göre niçin hareket etmezler? Ben şimdi ne yapayım? Sokakta mı kalayım? Okulu mu bırakayım?
          Büşra Zorci-Öğrenci


Emeklilikte zor bir durum

Feridun Ağabey, 250 lira taksitli konutlardan kimler nasıl faydalanacak? Bendeniz de bir aldatma sonucu bankaların kırmızı kartlı listesindeyim. Milyonlarca emekli gibi konutu alsak bile diğer bankalar el koyar. Onu bırakın almış olduğumuz maaştan bile banka kredi vermiyor. Başbakanımız bu konuda yardımcı olacaktı, bir konuşmasında söylemişti. Son günlerimizi iyi geçirmek isteriz. Ama emeklilerin çoğunluğu kredi batağında... Çaresiz kalıp kredi çekmişler. Maaşları kredileri ancak ödüyor. Kendilerine üç kuruş bile kalmıyor. Bu konuyu gündeme taşırsanız sizlere minnet borcumuz olur. Saygılarımla... (Not: İsimim sizde kalsın lütfen)


Engelli olarak anayasal hakkımızı istiyoruz

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 61. Maddesinde “Devlet, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleriyle, malul ve gazileri korur ve toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlar…” Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’nin 20. Maddesinde “Taraf Devletler, engellilerin imkân dâhilinde azami ölçüde bağımsız hareket edebilmesini sağlamak için etkili tedbirler almalıdır. Bu tedbirler çerçevesinde engellilerin araç alımında KDV ödetilmesi gerek anayasa, gerekse Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’ne aykırıdır.
Hükümetimiz ve bilhassa Maliye Bakanımızdan 3065 sayılı KDV Kanununun 17. maddesinin “Diğer İstisnalar” başlıklı 4. fıkrasının (s) bendinde yer alan engellilerle ilgili istisna hükmüne “Binek Otomobili” ibaresinin eklenmesini istiyoruz.
Engelli sorunlarına bir nebze olsun katkı sağlayacak olan herkese şimdiden teşekkür ederiz.
          Hayrettin Sezgin-Antalya


“Ben onu Almanya’dan getirdim”

Feridun Ağabey, şehirlerarası yolcu otobüsü hareket ederken orta kapıda muavin ile bir teyzenin konuşmasına şahit olduk. 75-80 yaşlarındaki enerjik teyzenin sesi otobüsü dolduruyordu:
-Ben onu Almanya’dan getirdim. Hiç bırakır mıyım? Elli beş sene bırakmamışım da şimdi mi bırakacağım?
Yolcu otobüsüne zor yetişmişlerdi demek. Muavin de takılmıştı galiba “bu ihtiyarı ne yapacaksın, artık bırak gitsin” diye. Biz ön koltukta olduğumuz için sadece gülüşmeyi duyduk. Sonra ön sıradaki koltuğa tin tin bir tombul amcayı getirdiler. Yaşı seksenden fazlaydı. Adamcağız iyi giydirilmişti. Fazla da konuşmuyor, konuştuklarını da biz anlamıyorduk. Teyze de yanında… Hem kendine çay alıyor hem tonton amcaya. Ona bebek gibi bakıyordu. Çevreden bakanlara da “Asıl bana şimdi lazım” diyordu gülerek. O iki yaşlı insanın 55 yıllık mutluluğu otobüsteki insanlara moral vermişti. Şimdi iki senede üç ayda ayrılanlar ile bir ömrü beraber geçirenler arasındaki fark para, teknoloji vb. olmadığına göre ne acaba?
           Murat Gülcü-İstanbul

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.