"Evimi ve yuvamı dağılmaktan kurtarın"

A -
A +
Ben Niğde açık cezaevinde yatmakta olan bir mahkûmum. Üç senedir içerideyim geride üç senem daha var. İçeride olduğum için ailemin geçimine katkı sağlayamıyorum. Var olan borçlarımı ödeyemiyorum. Evim ailem dağılmış durumda. Eşim biri on beş diğeri beş yaşında olan iki kızımla ailesinin yanında kalıyor. Eşim engelli olduğu için de iş bulamıyor. Eşimin babası yani kayınpederim de kirada oturuyor. Bir de kanser hastası olduğu için evine ailemize bakamıyor. Çocuğumun zaruri eğitim masrafları ve ihtiyaçları karşılanamıyor. Akrabalarımdan herhangi bir ilgi göremiyorum. En yakınlarım bayramda bile çocuklarımı görmüyor. Bir taraftan ben de içeride yaşamak için borçlanıyorum.  Borcum birikmekte. Sosyal yardımlaşmaya başvurdu isek de "ret" cevabı geliyor. Ya da yapılan yardım gerçekten derde derman olmuyor.
Buradan gönül dostlarına çağrıda bulunuyorum. Evimi ve ailemi kurtarmak, yuvamı dağılmaktan korumak çocuklarımın eğitim masrafını karşılamak amacıyla Allah rızası için yardımlarınızı talep ediyorum. Allaha emanet olun. Saygı ve hürmetlerimle..."
Not: Okuyucumuzun iletişim bilgisi: mehmetparlakaeg@hotmail.com
       Mehmet Parlak-Niğde


Resmî yazışma ne demek?

5.6.2015 tarihinde "Üsküdar Kaymakamlığına duyurulur" başlığıyla bir yazı yayınlamıştık. O yazıda Gözlükçüler Ve Optisyenler Konfederasyonu Yönetim Kurulunun şikâyetini dile getirmiştik. Şikâyetle ilgili aradan uzunca bir süre geçmişti. T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu konuyla ilgili İstanbul Valiliğine bir resmî yazı göndermiş.
Bu yazıda söylenen şu: Üsküdar ilçesinde söz konusu adreste faaliyet gösteren söz konusu optisyenlik kurumu internet sitesinde izinsiz kontakt lens satışı yapıyor. Bu satış kanunlara aykırıdır. Buna Üsküdar makamları niçin bir yaptırım uygulamıyor? Bu konunun araştırılması ve bildirilmesi isteniyor.
Bu resmî yazışmayı Taylan Bey bize göndermiş. Kendisi Gözlükçüler Ve Optisyenler Konfederasyonu Yönetim Kurulu adına çalışmalarını gayretlerini takdir ettiğimiz değerli bir okuyucumuz.
Kendisine teşekkür ediyoruz. İyi ki de paylaşılmış. İnanın yarım sayfalık yazıyı en az üç dört defa okudum. Taylan Beyden özür dileyerek sonunda şu kanaate vardım. Demek ki resmî yazışma demek "konuyu anlaşılamayacak derecede zorlaştırarak anlatma sanatı" demek! Bu tür resmî yazıyı yazmak zorunda kalanlara da, bu yazıya muhatap olanlara da Allah kolaylık versin. Hele de böylesi bir prosedür ormanında ısrarla konunun takipçisi olarak sonuca ulaşabilen Taylan Beyefendiyi tebrik ediyorum. Oh nihayet valilik, internetten izinsiz satış yapan gözlükçü hakkında araştırma başlatacakmış.

Bu nasıl firma bu nasıl avukat?

Piyasada değişik markalarla özellikle yeni evlenenlere hitap eden uzun taksitlerle alışveriş imkânı sunan ev eşyası tabak çanak, elektronik eşya satan merkezlerden birinden bir alışveriş yaptım. Bin liralık alışverişimin senedini 200 liralık taksitler halinde ödemeye baladım. Son iki yüz liralık senedimde birkaç gün gecikme yaşadım.  Gittiğimde benim hesabımın avukata devredildiğini, artık avukatla muhatap olmam gerektiğini söylediler. Bir kart tutuşturdular elime. Bu da ne demek diye ısrar edince biz onu avukata sattık dediler. Avukat ister arar ister aramaz filan. Öyle bir yöntem olabilir miydi? Bu tüketicinin aleyhine bir yöntem değil miydi? Şaşırdım. Şoke oldum. Birkaç gün sonra avukatlık bürosundan aradılar. Avukat iki yüz liraya avukatlık masrafı da ekleyip altı yüz lira istiyordu. Sizi icraya vereceğiz, evinizden eşyalarınızı kaldıracağız vb. gibi tehdit vari sözler. Tüketici derneklerinin bu tür şirketlerdeki bu tür uygulamalara bir yaptırımı yok mu? Bu tür firmalardan alışveriş yapacak olanlar dikkat etsinler. Sözleşmeyi çok iyi okusunlar. Senetlerini de sakın günü gününe yatırıp bu kumpasa gelmesinler.
           Ahmet Gültekin- İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.