Hangi banka müşterisini böyle üzüyor?

A -
A +
"Sayın Feridun Ağabey, daha evvel köşenizde kamu bankalarının Yargıtay kararına rağmen vatandaştan haksız olarak aldıkları dosya masraflarını, kredi kartı aidat fazlalıklarını ödemeyle ilgili hiç de gereken kolaylığı sağlamadıklarını yazmıştınız. Tüketici derneklerinden mahkeme kararları çıkartılmasına rağmen vatandaşlara bu haksız kesintilerin bir türlü ödenmediğiyle ilgili köşenizde bilgi verdiniz.

Bu uyarılarınıza rağmen bizlere henüz bir ödeme yapılmadı. Buradan hükümetimizin değerli yetkililerine sesleniyorum. Vatandaşın bu bankalarla ne çetin mücadele verdiğinden ama hâlâ mağdur edildiklerinden hükümetimizin haberi yok mu?

Tüketici hakları mahkemelerinden 7-8 ay evvel kararı çıkıp da hâlâ haklarını alamayanlar alacaklarını icra yoluyla almak için mücadele vermektedir. Bunda da icra dairesi ve avukat peşinde koşmaktadır" diyor Uşak'tan Hasan Aslan isimli okuyucumuz.

Üzüldük gerçekten. Bir banka müşterisi niçin bu kadar uğraştırılır ki? Bu insandan zaten öncesinde haksız kazanç elde etmişsin arkadaş. Şimdi aradan bunca zaman geçmiş ve mahkeme kararıyla haksız kazanç elde ettiğin ortaya çıkmış. Niçin hâlâ parasını vermemekte direnirsin? Bu bankacılık mıdır? Bankacılık adına ayıp, kurumsallık adına ayıp çağdaşlık adına ayıp... Buradan bu şekilde müşterisini kıvrandıran ve hakkını vermemekte direnen bankalarımızı bir an önce sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz.


İstanbul'un Kadir Abisinden istek bitmiyor

Divan şairimiz Nedim İstanbul'un bir taşına bütün Acem ülkesini feda ediyordu. İstanbul'un, şimdilerde dağı taşı bina doldu. Yolları da otopark oldu... Çözümü var mı bunun? Bize göre zor. Ama yine de İstanbul Büyükşehir Belediyesi çalışıyor. Düşününce insanın aklı karışacak olan bu koca şehrin trafiğini yer altından yer üstünden tünellerle alt ve üst geçitlerle kavşaklarla viyadüklerle yürütmeye çalışıyor.

Aslında bu başarısından dolayı, ilçe belediyelerinin hizmetleri bile Büyükşehir'den isteniyor. Herkesin bildiği Kurbağalıdere örneği bunlardan bir tanesi. Yine Kadir Ağabey el attı ve bölge insanı pis kokudan kurtuluyor.

Bence Sayın Kadir Topbaş İstanbul'un Kadir Abisi olduğundan herkes ondan yardım istiyor. Bu durum Kadir Abi için bir onur, kendisi de İstanbul için bir şans. İşte bir saygıdeğer okuyucumuz daha kendisinden istekte bulunuyor:

"Muhterem Feridun Ağabey, İstanbul trafiği malum herkesin problemi ancak Beylikdüzü'nün problemi bambaşka!.. Her gün Bahçelievler'den başlayıp Avcılar'ın bitimine kadar trafik çilesi 1 saat 15 dakika sürerken Torium'dan itibaren E-6 bağlantı yolundan gelen araç trafiği, 3 farklı yerden gelen bağlantı yolunun birleşmesi ile 3 dakika sürmeyecek yolun 30 dakikada ancak geçilebileceği tıkanıklığa sebep olmuştur. Sayın Kadir Topbaş, bu seçim ve sonrasında umarım Beylikdüzü'nün bu tarif edilemeyen trafik sorununa bir el atar."

         İstanbul Trafiği Çilesini Çekenler  


Asansörcüler bunu niçin düşünmez ki?

"Sevgili Feridun Ağabey, geçenlerde bir özel hastanede on beş kişilik kocaman bir asansörde, elektrikler kesildi ve mahsur kaldık. O anda asansör çelik bir kafes haline geliverdi. Cep telefonları filan çekmiyor asansörde niçin? Asansör alarm ziline basmak filan hiç çözüm olmadı inanın. Kimin ne yapacağını bilemediği anda Allah'tan asansörde hastanede görevli doktorlardan biri varmış.

Yanında da -hastane içi dâhili telefon olmalı- bir telefon varmış. Doktor Bey hastane içinde çok rahat yetkililere ulaştı. Durumu anlattı. Buna rağmen on beş dakikada ancak kurtarılabildik. Ve bu o sürede hepimiz sırılsıklam terledik. Nefessizlikten bayılacak hale geldik.  İnsanın başına geldiğinde düşünüyor. Düşündüm de artık asansörsüz bir hayat düşünülemez. Buna rağmen asansör imal eden firmalar, bu çelik kabinleri imal ederken içinde taşıdığı insanın 'nefes almayınca yaşamadığını' niçin hesap etmez? Bir elektrik kesintisi veya bir arıza sebebiyle kabinde kalan insanın kurtarılana kadar rahat hava alabileceği bir düzenek niçin yapılmaz?"
         İbrahim Düzgün-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.