Sayın Sema Ramazanoğlu’na bir anneden mektup
4 Mart 2016 02:00
“Feridun Ağabey benim de bir derdim var. Lütfen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Sema Ramazanoğlu’na sesimi duyurun. Bu mailimizi okumasını sağlayın. İsmim Sadice Çolakoğlu. Giresun’un Tirebolu ilçesinde oturuyorum. Sosyoloji mezunuyum. Felsefe bölümünden formasyon aldım. Tirebolu’daki sosyal hizmetlerde sözleşmeli olarak çalışmak istiyorum. (KPSS 85 kapattılar.) 9 yaşında hipotroid hastası bir kızım var. Çalışmak istiyorum. En azından kamuda sözleşmeli olarak kızım için bana bir iş verilsin. Sayın Bakanıma bunu ulaştırın. Kızım için, ona daha iyi bir gelecek sağlamak için istiyorum bunu. Kendisi de bir anne olan Sayın Bakanıma söyleyin ne olur, sesimi duysun. Anne olduğum için yazıyorum. Eğer tek olsaydım inanın ki yazamazdım. Sayın Bakanıma, Sayın Başbakanıma sesimi duyurursanız inanın onlar bana yardım eder. Çevremde bakıyorum 'sosyal hizmetlere sözleşmeli girdim' diyorlar. Niye benim kimsem yok mu? Tabii ki var. Önce Mevlâ’m var. Sonra da devletim var. Bakanım var, Başbakanım var. Yeter ki siz sesimi duyurun Feridun Ağabey. Saygılarımla.”
Sadice Çolakoğlu-Tirebolu/Giresun
Patates 30 kuruş alan var mı?
27.02.2016 günü Bolu’da ziraatla uğraşan ve hayvancılık da yapan bir tanıdığıma rastladım. Sadece anlattıklarını iletmekle yetineceğim:
“Patates ziraatı yapıyorum. Şu anda, 40 kuruşa mal ettiğimiz patatesi 30 kuruşa vermek istiyoruz ancak alan yok. Depolardaki ürünü mecburen hayvanlara yem olarak veriyoruz. Marketlerde 1.5-2.5 TL arası fiyatlarla halka sunulan patatesten biz bu yıl kazanç elde edemedik. Yurt dışına ihraç konusunda sıkıntılar olduğu için malın fiyatı çok düştü. Ancak marketler, pazarcılar hâlâ halkın cebinden fazla para almaya devam ediyorlar…
Et ve süt için hayvan yetiştiriciliği yapıyorum. İlkbaharda hayvanları yaylaya götürüyorum. Kışın ise kapalı alanda saman, mısır, sun’i yemlerle besliyorum. Sütü toptan 1 lira 6 kuruşa (1.06 TL) fabrikalara veriyorum.
Etin ucuzlayabilmesi için ot, saman, arpa, mısır, yem, ilaç fiyatlarının düşmesi gerekiyor. Girdilerin maliyeti yüksek olduğu için AB ülkelerindeki gibi ucuza et satışı mümkün görünmüyor...”
Bu konuları dinledikten sonra bir şeyler söylemek istiyorum. Değerlendirmeyi size ve kamuoyunun takdirlerine bırakıyorum.”
Ali Özdemir-Bolu
AYM ikna edici bir açıklama yapsın
“Feridun Ağabey, sizce mahzuru yoksa bu yazımı yayınlamanız mümkün mü? Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Devlet kurumlarının, Anayasa ve yasalara uygun görev yapmalarını beklemek hakkımdır. Bu hakkı bana, Anayasamız vermiştir. Onlar yasalara uygun işlem yaptıklarında da ben onlara güvenirim. Nüfus dairesine gittiğimde istediğim bilgiyi eksiksiz alacağıma güvenirim. Tapu dairesinde bir santimetrelik emlak hakkımın korunacağına güvenirim. Mahkemelerde doğru karar vermek için kılı kırk yaran hâkim var, diye güvenirim. Seçimlerde verdiğim reyin, değiştirilmeyeceğine güvenirim. Anayasa Mahkemesi de kamuoyunda büyük tartışmalar çıkartan son 'yerel mahkemece bir duruşması bile yapılmayan davayı etkileyen, gerekçesi yazılmadan açıklanan, konusu devlet güvenliği ve casusluk olan' davada hak ihlali gördüğü karar hakkında kamuoyunu ikna eden bir açıklama yaparsa ona da güvenirim. Saygılarımla...”
Şahin Galip Durum-İzmir
Bakanlıktan valiliklere göz içi lens yazısı
“Sağlık Bakanlığı’nın göz içi lenslerin optisyenlik müesseseleri tarafından satışına açıklık getirdi. Bu konu ile ilgili ilk adım ise Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından atıldı ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından gönderilen yazı 81 ilin Valilikleri kanalıyla İl Sağlık Müdürleri tarafından Türkiye’nin tüm bölgelerindeki sağlık kurum ve kuruluşlarına dağıtılmaya başlandı. Göz sağlığı açısından çok büyük önem taşıyan bu yazıda göz içi lenslerin -mevzuata aykırı olarak- yetkisi olmayan firmalardan satın alınmakta olduğu ve yanlış bir uygulamayla Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından da ödemesinin yapılmakta olduğu bildiriliyor. Tüm sağlık kurum ve kuruluşlarına göz içi lenslerin sadece Optisyenler tarafından Optisyenlik Müesseselerinde satılması gerektiği açık ve net olarak vurgulanıyor. Bu yazının dağıtımının başlamasının ardından konu ile ilgili ikinci adımın da Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından atılması beklenmektedir. SGK’nın da mevzuat dışı bu uygulamaya son vermek üzere yetkisiz firmalara geri ödemeleri durdurup, göz içi lenslerin geri ödeme sistemini optisyenlik müesseseleri üzerinden yapacak şekilde düzenlemeler beklenmektedir.”
Taylan Küçüker-Gözlükçüler ve Optisyenler Konfederasyonu Yönetim kurulu Üyesi