“Ebeveynlere çağrı: Okullar açılıyor, görmeyen çocuk öğrenemez. Her üç çocuktan birisinin gözleri bozuk ve görme testine ve muayeneye ihtiyacı var.
Veliler dikkat etsinler, berrak, net görmeme, yazı tahtasında yazanları defterine yanlış kopya etme, kitabı gözüne çok yakın tutma, harfleri ve kelimeleri ters olarak algılama, okurken başını kitaba bir açı ile eğme, dikkat zayıflığı, yakın çalışırken çabuk yorulma, okurken ya da yazarken bir gözünü kapatma ya da şaşı bakma. Arada bir veya ısrarla yazarken veya okurken ve özellikle görevi zor iken çift gördüğünü veya bulanık gördüğünü söyleme. Yazı tahtasından deftere kopya ederken veya diğer yazılı materyalden kopya alırken yerini kaybetme. Okuduğu kelimeyi parmağını kullanarak işaret etme. (Bu durum küçük çocuklar için normaldir) Düzenli olmayan harfler ve kelime aralıkları ile yukarı doğru veya aşağı doğru yazma. Okurken küçük kelimeleri ihmal etme. Okumadan ve yakın çalışmadan sonra gözlerinde kaşınma, yanma ve baş ağrısı. Yakın mesafe çalışması yaparken aşırı derecede göz kırpıştırma. Kısa süreli okuma esnasında veya sonrasında gözlerini ovalama. Devamlı okudukça kavrayışında azalma... Bu gibi durumlar var ise velilerin çocuklarını göz taramasından geçirtmesinde yarar vardır.
T.C. Sağlık Bakanlığımızın Ulusal Görme Taraması Programı Genelgesi kapsamı itibarıyla çok değerli ve en büyük projedir. Çocuklar ulusal görme tarama programı kapsamında aile hekimliklerinde ücretsiz taramaları yapılmaktadır.
XX. Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Başkanı-Taylan Küçüker
"Markette 45-95 TL olan 1 litre dondurma pastanelerde nasıl 300-400 TL oluyor? Sorup öğrendim... Pastanelerin yüzde 99'u dondurmayı toptancıdan 40-80 TL'ye alıyormuş. Böyle bir ticaret olabilir mi? Ahlak nerede?” diyen Ali Özdemir isimli okuyucumuza marketten sadece alıp gidiyorsunuz, pastanede ise pastane hizmeti alma durumunuz var. Orada oturma, yeme içme tabak çatal külah vb. gibi hizmetler var. Bu sebeple pastanelerin fiyatı marketlerle bir tutulamaz. Tamam belki 400 liraya verenler fahiş fiyat veriyor olabilir ama pastanecinin kilosunu 300 liradan verecek şekilde hizmet sunması ticari anlamda makuldür... F.A.
Ülkemizde köpek sorunu aslında yıllardır tartışılan bir konu. Bu tartışmaya nedense ticari anlamda kedi köpek ve mama sektörü hiç katılmıyor. Biz köpeklerin öldürülmesine karşıyız ama belediyeler ortaklığıyla başıboş köpekler kısırlaştırılır ve barınaklara kapatılabilir. Benim bu vesileyle dile getirmek istediğim başka bir sosyal yara var... Tabii ki sözüm herkesi kapsamıyor ama bazı vatandaşımız anne babasına büyüğüne evladına vermediği değeri kedisine köpeğine veriyor. Biz nasıl bir toplum olduk ki evimizde bakmak istemediğimiz anne baba ve büyüklerimizi sokağa ve huzurevine terk edip evlerimizde hatta yatak odalarımızda bile kedi köpek beslemeye onları baş tacı yapmaya başladık...
Bir arkadaşımızı tanıyorum yalnız yaşayan 80’lik babasını haftada bir defa zor ziyaret ettiği hâlde evinde 4 tane kedi beslemektedir. Kedi köpekler toplansın diye söylediğimde bir kükredi bir hayvansever kesildi ki şaşırdığımla kaldım!
Yine geçen hafta İstanbul'da meydana gelen olay işin ne kadar ciddi olduğunu ve bunun sonunun nasıl büyük tehlikelere yol açacağını göstermek bakımından önemlidir. İstanbul’un göbeğinde Fatih’te köpeklerin saldırdığı 40 yaşındaki özürlü vatandaşa saldıran köpekler onun ölümüne sebep oldular. Bu olaya kimsenin kılının kıpırdamaması hayli üzücü değil midir? O vatandaş kendisini savunmak için o köpeklerden birini öldürseydi o zaman bu kimseye birileri dünyayı dar etmez miydi? İşin bir başka yanı sağlık bakımından tehlike taşımalarıdır. Ne kadar aşılı olursa olsun kedi veya köpek kılı insan vücuduna kaçınca bazı hastalıklara yol açmaktadır. Yakın zamanda ölen bir arkadaşımızın 35 yaşındaki kızına doktora gittiğinde doktorun sorduğu ilk soru “evde köpek besliyor musun?” olmuş.
Bizim âdet örf ve ananelerimize göre köpek 3 şey için bakılır ve saklanır. Birincisi bahçede bağlı durur özellikle geceleri evleri hırsızlara karşı korur. İkincisi avcılık içindir. Üçüncüsü de çobanlık için ihtiyaçtır...
Sağlık ve esenlik dileklerimle.
Aslan Torun