‘Umurunda mı dünya?!...'

Ülkeler kadar, Radyo-TV ve basın dünyası da tetikte ve hazır... Sıcak bölgelerde, dünyanın hemen hemen her ülkesinden gönderilen savaş muhabirleri ve gazeteciler her an için çıkacak bir savaşa odaklanmış durumdalar... Sizler bu satırları okurken belki de beklenen savaş patlak vermiş olacak... Böylece bütün gözler şimdi Radyo ve TV kanallarının haber bültenlerinde... Basın-yayın dünyası izleyicisiyle okuyucusuna karşı "objektif" bir yayıncılık anlayışı için müthiş bir sınava başlıyor!... Ve görünen o ki, dünyanın gidişatını ve akıbetini, sıkı sıkıya haber bültenlerinden takip edeceğiz... Dünyanın insanlık tarihinden tam anlamıyla bir ders almadığı her hâlden belli!... İşte bu aşamada hiç olmazsa haber bültenlerimizin ekrana yansıtılış biçimindeki üslûba özen göstermemiz gerekiyor... Bu konudaki açık oturumlar ve röportajlar da cabası... Aksi hâlde tedirgin, sıkıntılı ve huzursuz olan izleyici dünyanın böylesine hassas bir döneminde -Radyo-TV gücünün yanlış aktarımları ve yönlendirimleriyle- infiale kapılabilir... Yeterince kaynıyoruz, bir de hava olup uçmayalım... Ve bu arada bizim TV kanallarımızda bir yandan ekonomik kriz portreleri, bir yandan hiçbir felâket yetmiyormuşçasına âniden karşımıza çıkan savaş senaryoları, öte yandan da yırtıklığıyla sürekli karşımıza çıkan şu "Paparazzi" programları!... Ayıp oluyor beyler, ayıp, bu kadar geniş ve duyarsız olmayın -"İnsanlara keyif vermek istiyorum"un amacıyla- Amacın ne olup ne olmadığını sağır sultan dahi biliyor; reyting ve rantınızdan bir türlü taviz veremiyorsunuz!...